İnternet üzerindeki blogların sayısı arttıkça rekabet de artıyor ve hedef okur kitleniz diğer platformlara da kaymaya başlıyor. İşte bu noktada okurların neden başkalarının değil de sizin içeriklerinizi tercih etmesi gerektiği konusu önem kazanıyor.
Okurların sizin içeriklerinizi tercih etmemesinin bir sebebi de sizin çıplak gözle belki de göremediğiniz ancak okurların dışarıdan fark ettiği noktalar, zayıflıklar. Bu zayıflıklar ne kadar kaliteli, dolu bir içeriğiniz olursa olsun sizi okuyucu kitlesine yetersiz gözüktürdüğünden sadık okuyucu kitle oluşturmanız da o kadar zorlaşacaktır.
Peki bu zayıflıklar neler? Onları düzeltmenin yolları neler? Biz de bu sorudan yola çıkarak blog yazarlarının sık sık yaptığı hataları çözüm yolları ile birlikte derledik.
Sabit bir stratejiniz yok
Hata:
- İçeriği neden yazdığınız belirsiz
- İçeriğin amacı yok
- Sadece ilham geldiğinde yazıyorsunuz
Tüm bu hatalar plansız bir şekilde içerik ürettiğinizi gösteriyor. Bir amacınız dolayısıyla bir stratejiniz yok. Bu sebeple içerikleriniz okurların bir ihtiyacını karşılamıyor, bir sorunlarını çözmüyor. Yayınladığınız içerikler birbirinden bağımsız, anlam ifade etmeyen yazılar olarak kalıyor.
Çözüm:
- Yazıya başlamadan önce hedefler belirleyin
- İçerik takvimi tutun
- Amaçlarınıza ulaşmak için gereken adımları izleyin
Böylelikle okurlar içeriğinizin temelinde amacı sezecek ve her kelime seçiminizde bile o amacın etkisini hissedeceklerdir. Bunu tutarlı bir şekilde yaptığınızda ise sadık okuyucular oluşturmanız çok zor olmayacaktır.
Tutmadığınız sözler veriyorsunuz
Hata:
- Başlığınız içeriğinizle uyuşmuyor
- Tavsiyeleriniz gerçekçi değil
- Mesaj iletmiyorsunuz
İçeriğin amacına uygun olan gerçekçi tavsiyeler vermeyen içerikler okuyuculara da bir şey vermez. Genellikle eğlenceli, hap içerik yaratanlarda görülen bir hata ise okuyucunun anında unutacağı ve onda etki bırakmayacak yazıların ortaya çıkmasına sebep olur.
Çözüm:
- Küçük başlayın, büyük vaatlerde bulunmayın
- Sınırlar belirleyin
- Güçlü yanlarınızı öne çıkarın
İyi bir blog yazarı olmak demek dünyanın bütün sorularının cevabını biliyor olmak demek değil. Bu yüzden dünyanın en önde gelen uzmanlarından biri gibi davranmak yerine bilginiz, araştırmalarınız, deneyimleriniz çerçevesinde okuyuculara yardımcı olmaya çalışarak tutamayacağınız sözler vermeyin.
Genel bilgiler hakkında yazıyorsunuz
Hata:
- Havada kalmış konular seçiyorsunuz
- Okuyucuyu eğitmiyorsunuz
- Herkesin yazabileceği bir içerik çıkartıyorsunuz
Eşsiz, her yerde bulunmayan ve aydınlatıcı bir içerik sunmuyorsanız okuyucuların da sizi tercih etmesinin bir önemi kalmaz; zira etmezler de. Bu yüzden okurlara bir otorite olduğunuzu gösteren içerikler üretmeniz lazım.
Çözüm:
- Kendinize ait bir fikriniz olsun
- Araştırma yapın
- Markalaşın
Herkes kelimeleri bir araya getirip bir şeyler yazabilir; ancak sizin bir yazar olarak farkınız okuyuculara yeni bir perspektif sunmak. Sizin kendi markanızı yaratmanızı sağlayan bu süreci başlatmanın ilk yolu ise okuyuculara eşsiz ve yararlı bilgiler, içerikler sunmak.
Dağınıksınız
Hata:
- Odağınızı çok çabuk kaybediyorsunuz
- Konuyu dağıtıyorsunuz
- Başkalarını taklit ediyorsunuz
Bir yazının içinde daldan dala atlamanız, çok fazla alakasız detayla ana konudan uzaklaşmanız okurların da kafasını karıştıracak ve dikkatlerini dağıtacaktır. Aynı şekilde başka bir yazarın tonunu ve tarzını almanız da özgünlüğünüzü kaybetmenize sebep olacaktır.
Çözüm:
- Kendi tarzınızı yaratın
- Seçici olun
- Hedeflerinizden sapmayın
Bütün fikirlerinizi, bilginizi tek bir içeriğe sığdıramazsınız. Eğer gerçekten o konuda söyleyecek çok şeyiniz varsa tek bir içerik içinde dağılmak, bölünmek yerine bunu bölümler halinde yazı haline dönüştürün.
Çok fazla kelime kullanıyorsunuz
Hata:
- Cümleleriniz çok uzun
- Paragraflarınız çok uzun
- İçerikleriniz çok uzun
Artık long form içerikler eski popülaritesini kaybetti. Okurların internette yapacak çok işi var, içerik okumaya ayıracak vakitleri ise o kadar çok yok. Bu yüzden ilgiyi üzerinde tutacak kadar uzunlukta cümleler, paragraflar, içeriklere yönelmek artık bir zorunluluk.
Çözüm:
- Fikirlerinizi basitleştirin
- Kelime sınırlamaları belirleyin
- Okuyucu gibi düşünün
İçeriğinizin bilgilendirici olduğu kadar okuyucu için keyif verici bir süreç olmasını istiyorsanız biraz da onların gözünden dünyaya bakmalısınız. Okuyucu dikkatinin dağılacağından eminseniz fikirlerinizi basite indirgeyin ve onları çok uzun içeriklerle sınamayın.
Tekdüze bir dil kullanıyorsunuz
Hata:
- Klişeleri tekrarlıyorsunuz
- Sıkıcı ifadeler kullanıyorsunuz
- Sıradan konseptler sunuyorsunuz
Sürekli kullanılan, her yerde okuduğumuz ifadelerle okuyucularınızı etkileyemez, onların ilgisini yazınıza çekemezsiniz. Bu yüzden özgün olun ve kendi dilinizi oluşturun.
Çözüm:
- Yaratıcı olun
- Belli noktalara nüfuz edin
- Kendinizi yenileyin
Mesajınızı okura detaylı bir dille aktarın. Klişelerden, basmakalıp cümlelerden, TRT dilinden kaçının. Bunun yerine yaratıcı, ilgi çekici ve yenilikçi cümlelerle farkınızı gösterin.