Bazen günlük hayatımızda dalgınlıklar yaşarız. Mesela otobüste uyuyakalıp ineceğimiz durağı kaçırırız. Birileri bir şeyler anlatırken aklımız başka yerlerde olur, odaklanamayız. Ne yapıyoruz, nereye gidiyoruz neredeyiz hiçbir fikrimiz yoktur. Bu hissiyattan uzaklaşmanız ve hayatınızı değiştirmeniz için bu 5 soruya cevap verin, dilediğiniz sonucu alın.
Nasıl hissediyorsunuz?
Hislerimiz, hayata karşı bakışımızın en iyi göstergesidir. Örneğin, sürekli kığın ve hayal kırıklığına uğramış hissediyorsanız, kişisel değerlerinizde bir yanlışlık olduğunu hissediyorsunuzdur. Negatif hisler, zarar görmüş değerlerin göstergesidir. Öte yandan mutlu bir insansanız hayatınızdan memnun ya da sizi heyecanlandıran planlara sahip olan birisinizdir.
Patronunuz, son yaptığınız sunuma çok kötü iş çıkardığınızı söyledi. Siz de sinirlenirsiniz, çünkü iyi bir iş çıkardığınızı düşünürsünüz. Beklentilerinizin karşılanmamasının doğal sonucudur. Tam aksi durumlarda ise iki hissedersiniz.
Duygularınıza dikkat verin.
Neyi gözlemliyorsunuz?
Genelde çevremizi gözlemlerken, gözlemlediğimizin farkında olmayız. Balık, suyu keşfeden son varlık olur lafı da buradan gelir. Hayatımıza hem içerden hem de dışarıdan bakmak çok önemlidir. Çünkü birçok detayı ve bize verilen mesajı kaçırabiliriz. Objektif gözlem yeteneği, seçimlerimizde ciddi değişiklikler yapacaktır ve bizi daha iyiye sevk edecektir.
Ne düşünüyorsunuz?
Gözlemleriniz kadar, gözlemlerinizi nasıl yorumladığınız da önemlidir. Bunun farkına varmak, bilincinizin çalışma şeklini keşfetmenizi sağlar.
Bir danışman, şiddet gören evli kadınlara hizmet veriyor ve onlara neden kocalarından ayrılmadıklarını soruyor. Kadınların cevabı ise benzer oluyor: “Tanıdığım şeytan, tanımadığım şeytandan iyidir.”.
Bunu diyen insan iki şeye inanıyor olabilir. 1. Yeni bir şeyler denemektense bildiğiyle devam etmek daha kolay 2. Hayatlarına kim girerse girsin, mevcut partnerleri gibi kötü olacaktır. Gördüğünüz gibi aynı cümle, iki ayrı şeyi ifade edebiliyor. Burada önemli olan düşünce şeklinizi keşfetmek.
Düşünme ve öğrenme şeklinizi tanımlamak, sonuç elde etmede anahtar rol oynar. Siz şu şekilde düşünüyorsunuz diye gerçeğin öyle olması gerekmemektedir. Ama bunu fark edip bu tutumumuzu değiştirirsek, birçok problemi kolayca çözebiliriz.
Ne istiyorsunuz ve neden?
Ne istediğinizi bilmek hedeflerinizi belirler. Bu soruya cevap vermeniz, sizi aldığınız aksiyonlar konusunda daha bilinçli yapar. Zirveye çıkmak istiyorsanız, ağaçlara bakarak değil, tepeye bakarak yola başlayın.
Ne istediğinizi belirledikten sonra neden sorusuna cevap vermek çok önemlidir. Nedenini bilmek, hareketi meşrulaştırır. Nedenlerinize değer verin. Onlar sizi güçlendirecek ve çözümlerinizi artıracaktır.
Odağınız nerede?
Kendinize bu soruyu sorduğunuzda, nerede olduğunuzu anlar ve enerjinizi buna göre yönlendirirsiniz. İstemediğiniz şeye odaklanmamak çok önemlidir, çünkü beyin olumsuzluk ekini anlamaz. Mesela “Artık sağlıksız beslenmek istemiyorum.” derseniz, beyniniz “Git çatlayana kadar ye.” der. Bunun yerine “Zayıf, sağlıklı ve enerji doluyum.” dediğinizde, hedefinize daha kolay ulaşırsınız.
Odağınızı gözlemleyin. Yanlış yerdeyseniz yeniden odaklanın.
Sonuca ulaşmak için her şeye sahibiz, yeter ki kendimizi fark edelim ve yolumuzu netleştirelim. Sonrası kolay.