İş bağımlısı olmak birçok kişi tarafından hastalıklı bir durum olarak değerlendiriliyor. Bu durumla ile ilgili birçok tedavi amaçlı araştırmalar ve yöntemler sunuluyor. Arkadaş çevresinde veya aile tarafından da bu durumla ilgili şikayetler ve öneriler bitmek bilmiyor.
Ama bana göre sorunlu olan ben değil onlar. Bana göre bu durum ilaç gerektiren veya psikoloji bozan bir durum değil. Çocukken hepimiz çok istediğimiz bir şeyleri elde etmek için çok çabalardık ancak büyüdükçe toplum bizi isteklerimize ulaşma konusunda isteğimizi yumuşatma ve öldürme hastalığını bulaştırıyor. Ve zamanla bu bulaşıcı virüs hayatımızda her şeye daha fazla yapışarak bizi daha tembel bir kişi haline getiriyor. Bu hastalığa yakalanmayıp çocukluğundan beri istediği şeyleri elde etme üzerine yoğunlaşanlar ise hasta olarak görülüyor, işte ben bunu kabul etmiyorum.
Bir girişimci olarak girişiminizi hayal ettiğiniz şekilde büyütmek için olan heveslerinizi topluma göre şekillendirmek zorunda değilsiniz. Ben kişinin makul şekilde arzuladığı şeyleri çalışarak elde edebilmesini ve bunu elde edene kadar sürekli bunu düşünmesinin bir hastalık olarak görülme saçmalığına inanmıyorum. Kendi önünüze hedefler koyun, kimsenin ne düşündüğü önemli değil siz sadece bu hedeflerinize nasıl ulaşacağınıza dair yöntemler geliştirmek üzere kendinizi yormaya ve tembellikten çıkmaya çalışmalısınız.
İşte çocukken herkesin sahip olduğu fakat büyüdükçe toplumdan dolayı körelen arzularınıza ulaşma isteğini yeniden elde etmenin yöntemleri:
Başkalarını suçlamaya son verin
Hepimiz sürekli başkalarını suçlayan ve başkalarının yanlış olduğunu söyleyerek kendini haklı çıkarmaya çalışan insanlarla karşılaşmışızdır.
Bu tarz insanlar genellikle sorumluluğun bir kısmını paylaştıklarını kabul etmeye korkarlar ve olan kötü bir şeyin suçu başka birine yüklendiği zaman rahat hissederler. Bazen başkalarını suçlama davranışı aslında bir üzüntü belirtisi ve yardım isteği olabilir. Kişi umutsuzca başka birinden kendisi için bir şeyleri düzeltmesini istediğinde harekete geçmesi için de onu suçlama yolunu deneyebilir.
Bu şekilde bir yaşam tarzının size hiçbir faydası olamayacağı gibi size gelişiminiz üzerine en büyük kötülüğü yapar. Yaptığınız hatalarla yüzleşemezseniz kendinize hiçbir şey katamazsınız ve daha başarılı biri haline gelemezseniz. Daha başarılı olamayınca da arzu ettiğiniz şeyleri elde edemezsiniz. Suçu başkasında aramayı bırakın ve hatalarınızı bulun. Bu hatanın bir daha tekrar etmemesi için yapmanız gerekenleri bulmaya çalışmalısınız.
Kontrol sizde
Ben hayatıma baktığımda çevremdeki kişilerin, bağımlı olduğum için beni güçsüz biri olarak gördüğünü fark ettim. Bağımlı olmak benim DNA’mın bir parçasıydı ben ne yapabilirdim ki? Herkes kendi hayatında bir şeyleri kontrol etme yeteneğine sahiptir.
Bazı arkadaşlarım büyük girişimcilerin doğuştan belli bir DNA’ya sahip olduğunu söylüyor. Ben bu görüşe katılmıyorum. Büyük bir girişimci olmak için gereken iş arzusu doğan her çocukta vardır sadece zamanla bu yeteneğini toplum etkisiyle kaybeden çocuklar olduğunu düşünüyorum. Yanlış yönlendirmiş ebeveynlerin, öğretmenleri veya arkadaşların olduğunu düşünüyorum. Kontrol kişidedir ve istediği zaman kendine çeki düzen vererek kendini başarıya hedefleyebilir ve zamanla bağımlılık haline gelebilir. Ama günümüzde çoğu kişi bu yeteneğini sadece mecbur kaldığı zaman kullanıyor.
Hayatınızda kontrolün sizde olduğunun farkında olun, başkalarını suçlamayı bırakın ve hayatınızda doğru şeyleri yapmak için kendinize serbest bırakın. Her büyük girişimcinin bazı bağımlılıkları vardır ve bu bağımlılıklar her zaman kötü şeyler değildir. İnsanlar, hayallerine ve başarıya ulaşmak için tüm dikkatlerini bu amaçlarına ulaşmak için ilgili konulara verirler. Tüm büyük girişimciler gibi sürekli başarılı olma isteği ve hayatı bu yönde yönlendirme bir hastalık değildir.