2015 yılında, dijital reklam pastasından 18.5 milyar dolar para dolandırıcılar nedeniyle boşa harcanacak.
İnanılmaz bir iddia gibi gelse de Adage’de yayınlanan ve IAB tarafından hazırlanan rapora göre durum bu kadar vahim. 2015 yılının ilk yarısında 27.5 milyar dolara ulaşan dijital reklam harcamalarının yıl sonuna kadar neredeyse 3’te 1’i dolandırıcıların hileli yöntemleri nedeniyle boşa gidecek. Dijital reklam pastası büyüdükçe fraud (hile, dolandırıcılık) oranı da aynı şekilde artıyor ve henüz bunun önüne geçilebilecek bir gelişme bulunmuyor.
IAB verilerine göre mobil reklam harcamaları genel dijital reklam harcamalarının artık neredeyse %30’unu kapsıyor. Pay bu kadar yüksek olunca fraud’dan da payını alıyor tabi mobil reklamlar.
Forensiq CEO’su David Sendroff mobil reklamlar için iki farklı fraud yöntemi uygulandığını söylüyor. Bu yöntemlerden biri sahte trafik yaratmak, diğeri ise ele geçirdikleri cihazların arkaplanında reklamları doldurmak. Yani aslında kullanıcıya görünmeyen ama görünüyormuş gibi sayılan reklamlar.
Ek olarak fraud’un bu kadar artmasındaki büyük etkenlerden biri olarak 2010 yılından beridir inanılmaz bir patlama yaşayan medya alım-satım servislerinin daha fazla programlanması gösteriliyor. Medya alım-satımı ne kadar programa bağlı olursa fraud’da o oranda artıyor. Sistemi otomatikleştirmek bu anlamda büyük zarar veriyor diyebiliriz.
Reklam verenlerin ve yayıncıcıların engelleyemediği ve fraud’un büyük bir bölümünü oluşturan şey insan olmayan trafik yani botlar. Gerçek bir insana ulaşmak artık tahmin ettiğinizden çok çok daha zor çünkü botlar, networkler üzerindeler ve her zaman her yerdeler. Bu nedenle gerçek insanlara ulaşmak için artık her zamankinden daha fazla harcıyorsunuz.
Fraud’un önüne geçmek aslına bakarsanız reklam verenlerin elinde diyebiliriz. Reklam verenler, yüksek rakamlı raporlar, sunumlar hazırlama hazzını bırakıp da sadece insanların yapabileceği ve tabi ki ölçülebilen şeyler odaklanırsa fraud’un büyük oranda önüne geçilebilir. Yani videoların izlenmesi, sayfaların ziyaretçi sayısı, linklere tıklanmalar gibi kıstasları artık bırakmak gerekiyor. Bunun yerine, gerçek kredi kartı bilgisi, bir alışveriş gibi sadece insanların yapabileceği ve robotların, botların yapamayacağı şeylere odaklanma gerekiyor. Eğer sayfa görüntülenmesi sizin için bir kıstas ise reklam yayıncıları da botları salmaktan ve size ucuz, kalitesiz trafik yollamaktan kaçınmayacaklardır.
Reklam verenlerin, çalıştıkları firmaları fraud konusunda oldukça dikkatli olmaları için uyarması ve bu konuda özel çalışmalar talep etmesi gerekiyor. Amerika’da yayıncılar arasında yapılan anket sonucunda ortaya çıkan korkunç tabloya göre yayıncıların %25’i insan olmayan trafiğin tespiti ve elenmesi için hiç bir şey yapmıyor.
Reklam verenler ve ajanslar fraud’u engellemek için teknolojik yatırımlar yapabilir, bunun için de en temelden yani analytics’e yatırım yaparak ilk önemlerini alabilirler. Çoğu zaman bu gibi basit yatırımlar bile büyük oranda çözüm olabiliyor.