Sosyal Medya

Haftada 30 dakika okuma alışkanlığı sizi daha mutlu ve sağlıklı yapabilir

Bazı aktiviteler kendi sıkletinin üstündekilerle dövüşebilir. Onlara adayacağınız biraz efor ve zaman ile mutluluk, sağlık ve üretkenlik yönünden kazançlı çıkabilirsiniz.

Örneğin Yoga’yı ele alalım. Öğle yemeğinden sonra sadece 20 dakika, beyin fonksiyonlarınızı önemli derecede üst seviyelere çıkarır. Ya da kestirmek. Bir saatten kısa bir uyku hafızanızı beş katına çıkarır. Ve anneniz kahvaltı etme konusunda haklıydı. Sabahları iyi düşünülmüş uygun besinler ile tüm gün enerjinizi arttıracaksınız.

Peki biz bu küçük, acı vermeyen ve büyük kazançları olan alışkanlıklara başka neler ekleyebiliriz? Bir araştırma haftada en az 30 dakika keyif için kitap okumanın bu seçkin kulübe üye olmak için güçlü bir rakip olduğunu söylüyor. En yeni “en çok satanları” seçmek yarım saati geçirmek için yeteri kadar iyi bir yol olarak görünüyor. Fakat faydaları daha iyi bir kelime haznesi ve belki biraz daha az stresten daha fazlasını sunuyor olabilir mi?

Liverpool Üniversitesi’ndeki Okuma, Edebiyat ve Toplum Araştırma Merkezi’nden Josie Billington tarafından yürütülen ve İngiliz kuruluşu Hızlı Okumalar tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre bunlar etkileyici olanlar. 4.000’den fazla yetişkin’in katıldığı anket, okuma alışkanlığının hem sağlığınıza hem de mutluluğunuza etki ettiği yönündeki şaşırtıcı gerçekleri ortaya çıkardı.

Düzenli okuma: sağlık için sihirli iksir

Bir haftada en az yarım saat kitap okuyan insanların yüzde 20’sinin daha fazla hayattan tatmin oldukları ve yüzde 11’inin daha fazla yaratıcı hissetikleri raporlandı. Ayrıca yüzde 28’i daha az depresyondan muzdarip oluyor ve yüzde 18’inin ise yüksek öz güvene sahip oldukları raporlanıyor. Eğer endişeleriniz çeşitlilik gösteriyorsa, okumak muhtemelen size yardımcı olacaktır. Anksiyete bozukluğunun tedavisinde yürümek ya da bir arkadaşla sohbet etmekten daha etkili olduğu ortaya çıktı. Neredeyse her beş Katılımcıdan biri (yüzde 19’u) okumanın kendilerini daha az yalnız hissettirdiğini söylüyor.

Araştırmanın ışığında, okumak, empatiyi yükseltmeye yardımcı oluyor ve çevremizdekilerle daha fazla bağlantılı hissetmemizi sağlıyor. (Okuyucular ayrıca okumayanlara oranla yabancılarla sohbet etmek konusunda daha rahatlar.) Düşüş noktalarında ve mücadelelerimizde yalnız olmadığımızı göstererek zor dönemleri atlatmamıza yardımcı oluyor. Ve tabi ki birkaç şey öğrenmek için güzel bir yol. Okurlar şaşırtıcı olmayan bir şekilde daha iyi bir genel kültüre, diğer kültürler hakkında daha farkındalığa ve daha zengin hayat tecrübesine sahip.

Fakat zaman zaman bir kitap seçmenin faydaları sadece ruh halinizle ilgili değil. Düzenli okumak (ve tekrar, biz sadece haftada yarım saatten bahsediyoruz, bunun için edebiyat bölümde doktoraya sahip olmanıza gerek yok.) yapılan son araştırmaya göre insomniyayı yenmeye yardımcı oluyor fakat bu, okumanın vücut ve beyin üzerindeki olumlu etkilerini gösteren tek çalışma değil.

İngiliz yardım kuruluşu Reading Agency’nin CEO’su Sue Wilkinson Fast Company’ye yaptığı yeni açıklamada: “Keyif için okumak genelde stres, depresyon ve demans gibi durumların önüne geçiyor” diyor. Ve ekliyor: “Birleşik devletler’de yapılan geniş aralıklı çalışmalar gösteriyor kİ; diğer hobilerin yanı sıra ne kadar okursanız demans riskini o kadar azaltırsınız.”

Warren Buffet’tan Bill Gates’e kadar süper başarılı insanların sürekli okuma iç güdüsüne şaşmamalı! Şimdi söyleyin, gerektiği kadar kitap okuyor musunuz?