Silikon Vadisi’nin sembolik kurucusu olarak görülen, ilk tüketici odaklı PC sayılan HP 9100A’yı üreten, teknoloji deyince akla ilk gelen markalardan olan Hewlett-Packard, 1939 yılında $538 yatırımla kurulduğundan beri etmediği kadar zarar etti. 31 Temmuz itibarı ile sonlanan üçüncü çeyrek rakamlarına göre, HP $8.9 milyar zararda.
Neyse ki korkulacak bir şey yok! Aynı Microsoft’un kuruluşundan beri ilk zararını açıklayışı gibi, bunun da altında yatan bir alım var. HP 2008 yılında IT hizmetleri veren Electronic Data Systems (EDS) adlı firmayı $13 milyara satın alışını, bu çeyreğe yansıtarak rekor zarara imza attı. EDS, tüketici odaklı hizmetlerden iş odaklı hizmetlere dönmesi olası HP için mantıklı bir alım olsa dahi, en başından beri $13 milyarlık etiket eleştirilmişti. Bir seferlik harcama hiçbir yatırımcıyı korkutmasa ve vergiler açısından HP’nin elini rahatlatsa da, daha fazla tek seferlik harcamaların olup olmadığı merak konusu.
Çok değil, daha geçen mali yılda neredeyse $50’de gezinen HPQ hisse senedi değerleri, o zamanki CEO Léo Apotheker’in PC departmanını—aynı IBM PC’lerin Lenovo’ya dönüşmesi gibi—kapatmayı planladıklarını söylemesinin ardından rekor bir düşüşe geçmişti. Son iki yılda 3 CEO gören HP’de, Apotheker’in yerine geçen Meg Whitman ise, hemen duruma el atmış, PC pazarından çekilmeyeceklerini belirtmiş ve şirketi yıllar sürecek bir yeniden yapılandırma sürecine sokmuştu.
Bu yapılandırma süreci elbette çalışanlar ve şirket için sancılı geçecek. İş gücünden 2014 yılına kadar 27,000 kişiyi eksiltecek, aynı PC ve yazıcıları birleştirmesi gibi birçok departmanı yeniden yapılandıracak, zararda olmasına rağmen Autonomy gibi yeni alımlar ve satımlar yapacak olan şirketin yatırımcıları o kadar karamsar değil. Sonuçta Whitman’ın yönetiminde son çeyrekte yatırımcılara, her ne kadar az da olsa, hisse başına $1 kazandıran HP, yıllar alacak bir değişimin başında olduğunun altını çiziyor.
Yazıcılarda %23, PC’lerde %12 düşüş görmesine rağmen, alımlardan önce yaklaşık $2 milyar kar eden HP’nin, şimdilik yarışı terketmeye niyeti yok. Mesela, tablet savaşlarına Mobility adlı bir mobil ürün departmanı ile tekrar giren şirketin, hangi işletim sistemini destekleyeceği merak konusu.