Bir düzine insanın hafta sonu boyunca sessizce parklarda ya da tren istasyonlarında toplandığını gördüyseniz, o insanlar muhtemelen Pidgeotto’u yakalamakla meşguldü.
Arttırılmış gerçeklik uygulaması olan Niantic’in Pokémon Go oyunu ABD’de piyasaya sürülmeden önce Avustralya’da çarşamba günü sevenleriyle buluştuğu andan itibaren küresel bir fenomen oldu. Oyun, oyuncuların Pokémon bulmak, yeni eşyalar kazanmak ve Pokémon eğitmek için gerçek dünyayı keşfetmelerini sağlıyor. Ve tabi ki tüm bunlar oyunun haritalandırma sistemi ile yapılıyor.
Niantic’in kurucusu ve CEO’su John Hanke, bir Google emektarı. Google’ın Google Earth’ü başlatmak için satın aldığı şirket Keyhole’un kurucularından biri ve Niantic’i şekillendirmeden önce Google Maps’te parmağı olanlardan biri! Şirket, Google’ın ana firması Alphabet’ten 2015 yılında ayrıldı.
Hanke için doğru haritalandırma Pokémon Go için bir bütünün ayrılmaz bir parçası: “Birçoğumuz Google Maps ve Google Earth’te yıllarca çalıştık. Bu nedenle haritalandırmanın iyi olmasını istedik.”
Pokéstop’ların ve gymlerin konumları nasıl seçiliyor?
Pokémon Go takıntılarının hepsi bir başka oyuncu tayfasına teşekkür etmeli!
Arttırılmış gerçekliğe sahip birden fazla kullanıcılı bir oyun olan Ingress, 2011’de Niantic tarafından beta olarak piyasaya sürüldü. Kullanıcıları ise Pokémon Go’da Pokéstopların nerede görüneceğini belirleyen bir veri havuzu yaratmaya yardım etmekten sorumluydu.
Ingress’in ilk günlerinde Niantic, tarihsel bir dönüm noktasının simgelerine dayanan oyun için portal konumlarının başlangıç havuzlarını oluşturdu. Bir yandan Google’da coğrafi olarak etiketlenmiş fotoğraflardan halka açık sanat eserlerinin bir veri seti oluşturuluyordu. Hanke konu hakkında şunları söylüyordu: “Biz temel olarak oyunda ne tarz mekanları kullanacağımızı tanımladık. Halka açık sanat eserleri, tarihi alanlar, eşsiz mimari tarihi ya da karakteri olan binalar ya da eşsiz yerel işletmeler.”
Ekip daha sonra Ingress oyuncularından portal açılmaya değer yerleri önermelerini istedi. Hanke bu konuda: “15 milyon civarından öneri vardı ve bu konumların 5 milyonunu dünya çapında onayladık.”dedi.
Ingress’in portal veri seti öylesine güçlü hale gelmişti ki Pokémon Go için bir başlangıç noktası oldu. Bir sonraki en popüler yerler ise Pokéstoplar…
Ingress kullanıcıları sayesinde Pokéstopları her hangi bir yerde bulabiliyorsunuz. Tabi ki uzak köşelerinde bulmakta güçlük çekebilirsiniz.
Hanke yerler hakkındaki durumu: “Pokéstoplar insanlar tarafından önerildi yani sistem, insanların gidebildiği yerlere dayalı. Özel olarak iki buçuk yıl boyunca insanlar Ingress oyanayabilecekleri yerlere gitti. Yani gidilen yerler biraz uzak yerler. Antartika ile Kuzey Kutbu’nda ve bu iki nokta arasında kalan yerlerde portallar var.” sözleriyle ifade ediyor.
Hangi Pokémon nerede görünüyor?
Hangi Pokémon’nun nerede görüneceğine karar vermek fazladan haritalandırma verisi gerektiriyor.
Pokémon Go için oluşturulan haritadaki coğrafi işaretler Pokémon habitatını belirlemekte yardımcı oluyor. “Biz değerleri bir alanda su kaynağı (akarsu, nehir, göl) olup olmadığına, bakarak atadık. Alanlarda ise hayvanat bahçeleri ya da parkalar veya başka türlü haritalandırma tayini olup olmadığına baktık. “diyor Hanke.
Yani çoğunlukla Magikarp ve Squirtles gibi su tipi Pokémonlar suyun yanında görülüyor.
Yine de bu durum onun köklerini açığa çıkarmıyor. Çünkü oyunda kullanılan bir başka veri düzeni, alanın iklime, bitki örtüsüne ve toprak, kaya yapısına dayanan coğrafik sınıflandırması tarafından çiziliyor. Bu durumu Hanke “Bu iş daha çok cağrafi bilgi sistemi türünde bir veriye giriyor. Ve biz Pokémon türlerini uygun habitatlarda haritalandırarak bu işi faydalı hale getirdik.” diyerek açıklıyor.