Anıların unutulmaz olması için hayatın her önemli anını karelemek, artık herkes için sıradan bir durum haline geldi. Ancak Amerikalı profesyonel fotoğrafçı Thomas Stewart aynı görüşte değil. İlk bakışta ekmek parası için yoluna taş koyanları egale etmeye çalışıyor gibi gözükse de, aslında Stewart çok doğru bir noktaya değiniyor.
Aşağıda görmüş olduğunuz fotoğraf, Stewart’ın çektiği bir düğün fotoğrafı. Bir damat, koridorun başında düğün salonuna ilk adımını atan hayatının aşkını görebilmek için çabalıyor; çünkü insanlar fotoğraf çekebilmek için gelinin önünü kapatıyor.
Stewart, fotoğrafı şu yorumu ile paylaştı: “Pekala, artık yetti. Size elindeki fotoğraf makinesi ya da kamerayla görüntü almaya çalışan düğün davetlilerinden bahsetmek istiyorum. Sizden yardım istiyorum ve açıkça şunu rica ediyorum: Gelinler ve damatlar, lütfen düğünlerinizde telefon ya da kameraları yasaklayın.”
Hiçbir profesyonel fotoğrafçının ekmeğiyle oynanmasını istemediği bir gerçek, ancak Stewart, gerçekten önemli bir noktaya değiniyor. Öyle ki, yaptığı yorum ve fotoğraf, 60.000’in üstünde paylaşım aldı. Stewart, düğün planlarken dikkat edilmesi gereken konuları şu şekilde belirtti:
“1- Kamera, telefon ve iPad ile çekim yapmak isteyen davetliler, fotoğrafçının hemen önünde dikiliverirler. İşimizi yapmamıza nasıl engel oldukları konusunda hiçbir fikirleri yoktur ve genelde bir çok muhteşem kareyi mahvederler. Fotoğraflar daha kötü hale gelir. Düğün fotoğrafçısına ciddi bir para ödersiniz ve bunun karşılığında iyi fotoğraflar beklersiniz. İnsanlar önümüze geçip durursa, işimizi iyi şekilde yapamayız.
2- Aynı davetliler SİZİN de önünüze dikilir. Kendi düğününüzün en güzel anlarını kaçırırsınız, çünkü önünüzde hep bir iPad durur. Koridorda beliren eşinizin yüzünü bile zorla görürsünüz.
3- Davetlilerin çektikleri fotoğraflar berbat olur. Üzgünüm ama bu bir gerçek. Kapkaranlık kilisede koridora doğru eğilerek hareket eden insanların iyi bir karesini alabilmek, basit bir telefonla yapabileceğiniz bir şey değil. Biz profesyoneller bile bununla zor başa çıkıyoruz.
4- Düşünün, düğününüzün ortasındasınız. İnanılmaz bir mutluluk içerisindesiniz. Çevrenizdekiler de sizinle aynı mutluluğu paylaşıyor mu diye görmek için etrafınıza bakıyorsunuz ama o da ne? ETRAFINIZDA YÜZÜNÜ GÖREBİLDİĞİNİZ BİR TANE BİLE İNSAN YOK, ÇÜNKÜ HEPSİNİN SURATI TELEFONLARIN VE KAMERALARIN ARKASINDA KALIYOR! Düğününüzü bu şekilde hatırlamak istediğinizi hiç sanmıyorum.”
Umarız ki, insanlar Stewart’ın sözlerinden biraz da olsa nasibini alır ve artık bizler de, anıları ölümsüzleştirmek isterken hayatı kaçırmayı bırakırız.