Anılarınız olmadan hayatınız nasıl olurdu hiç düşündünüz mü? Sizi siz yapan her şey bir anda kaybolurdu. Kendinizi bir yapboz gibi düşünün. İşte o hatıralarınız da yapbozun en küçük parçası. Kötüsüyle, iyisiyle hepsi sizin. Fakat bazen iyi şeyler aklımızdan gidiveriyor, sadece kötüler kalıyor. Peki zihnimiz bunu neden yapıyor?
Belirli şeyleri hatırlamanızın sebebi, önemsiz olanları unutmuş olmanız.
Evlilik, doğum, ölüm, kaza vb. gibi önemli olaylar beynimizde kalıcı yerini alırken, günlük hareketlerimiz ve hallerimizi unutuveririz. Çünkü zihnimiz, gereksiz olanları temizlemiştir. Buna silici etki denir.
Bir şeyleri hatırlamak için beyninizi zorlayabilirsiniz.
Beynimiz bizi gereksiz bilgilerden korumaya çalışır. Tüm detayları hatırladığınızı düşünsenize! Herhalde çıldırırdık. Ancak çok zorlarsanız, bazı hatıralarınızı hatırlayabilirsiniz. Bu hareket, beynin dikkatinden kaçan önemli anıların tekrar hak ettiği yeri almasını sağlar.
Hatırladığınızı bile bilmediğiniz bilgileri de geri getirebilirsiniz.
Zihnimiz, farkında olmadığımız birçok bilgiyi depoluyor olabilir. Bu sebeple, bilmediğinizi düşündüğünüz birçok şeyi bir anda bildiğinizi fark edebilirsiniz.
Zihnimiz geçmiş bilgilerimizle yeni bilgiler arasında bağlantı kurar.
Zihin, geçmiş bilgilerimizle yeni bilgiler arasında anında bağlantı kurar. Nasıl mı? Mesela bir film izlerken başroldeki oyuncuyu bir yerden hatırladığınızı fark edersiniz. İşte tam bu anda, beyniniz geçmiş bilgilerle iletişime geçiyor. Bu sayede, hangi filmden hatırladığınızı fark ediyor; eski bilgilerinizi yeni bilgilerle birleştiriyor.
Bir şeyi hatırlamakta zorlanıyorsanız, resimlere bakmayı deneyin.
Genelde eidetik ve fotoğrafik zekayı kullanmak, hatırlamada en sık kullanılan yöntemdir. Çünkü zihnin bilgiyi görsele dönüştürmesi çok kolaydır. Anıları, belirli görsellerle hatırlamaya çalışın. Canlı bir görüntüyle hatırlayabilirseniz, ne kadar etkili olduğunu göreceksiniz.
Sessizlik, hatırlamada etkilidir.
Eğer bir şeyi hatırlamak istiyor ancak zorlanıyorsanız, yalnız kalmayı deneyin. Sesler hatırlama sürecinde zihninize engel olabilir; sessizlik size yardımcı olacaktır.
Yeni yemek yediğinizde ya da stres anında beyniniz daha kolay bilgi depolar.
Yemekten edindiğiniz glikoz, hatırlama gücünüzü artırır. Bu sayede daha kolay hatırlamaya başlarsınız. Aynı etki stres altında da gerçekleşir. Duygusal ve stresli anlar, hafızayı tetikler.
Hayatınız boyunca fiziksel güç yerine zihinsel güç kullandığınız bir iş yaparsanız, hafızanızın genç kalma ihtimali artar.
Araştırmalar, profesörlerin emekli olduktan sonra bile derslerde öğrettikleri bölümleri kolayca hatırladığını söylüyor. Fiziksel güç kullanan insanların ise yaşlandıkça bir şeyleri hatırlamakta zorlandıkları ortaya çıkıyor. Bu yüzden okumak önemli.
Sesleri kullanarak kelimeleri ve numaraları hatırlayabilirsiniz.
Avusturyalı dilbilimci ve çevirmen olan Hans Eberstark, kelimelerin yazılışına değil, söylendiğindeki sese odaklanan özel bir metot kullanıyor. Kelimeyi duyduğunuzda anlamını hatırlıyorsunuz. Rakamları da harflerde hatırlamak mümkün. Mesela hatırlamanız gereken sayı 7 ise, bunu L harfiyle hatırlayabilirsiniz. Çünkü 7 ve L birbirinin tersi gibi yazılıyor.
Sık sık yaşanan depresyon ve aşırı stres, hafızanıza ve beyninize zarar verir.
Bu sebeple, ne olursa olsun derin bir nefes alın ve sakinleşin. Yoksa yapbozunuzun tüm parçalarını kaybedebilir, sizi var eden anılarınızı unutabilirsiniz.