“Dijital demek sosyal demek değildir.” Bunlar Dilawar Syed’in sözleri. Bilmeyenler ya da unutanlar için açıklama girelim: Dilawar Syed, Silikon Vadisi’nin gözdelerinden biri olan Yahoo’da uzun süre görev aldıktan sonra Türkiye’de 9 senedir faaliyet gösteren Yonja Medya’nın CEO’su.
Fırsatbufırsat.com ile e-ticarette, kendini yenileyen Yonja.com ile sosyal platformlarda ve en son olarak da istesosyal.com ile online kariyer sektöründe yer alan Yonja Medya’nın odak noktası “sosyal” olmak. “Bu bizim DNA’mızda var” diyen Dilawar Syed ile 5-6 haftalık İstanbul ziyaretinde San Francisco’ya dönmeden hemen önce Beyoğlu’nda buluştuk. Yonja Medya’nın son projesi olan Türkiye’nin ilk sosyal kariyer platformu istesosyal’i anlatırken Türk online kariyer sitelerine de değinen ve 1.0 kariyer websitelerine ‘dinozor arkadaşlarımız’ diyen Syed, LinkedIn’in de sadece İngilizce bilenlere hitap etmesi sebebiyle tüm Türkiye’ye hitap etmediğini düşünüyor: “Türkiye Türkçe konuşuyor, İngilizce değil”.
Türkiye ya da Amerika’ya baktığınız zaman internet popüler hale geldiğinde kendini bu sektöre ilk adapte edenlerden biri kariyer sektörü oldu. E-ticaretten önce seyahat ve kariyer siteleri geldi. Bunlar 1.0 tabanlı kariyer siteleriydi. Başka bir deyişle bizim dinozor arkadaşlarımız. 15-20 senedir de sektörü onlar oluşturdu. Fakat Türkiye’deki kariyer.net, secretcv, yenibiris gibi 1.0 websiteleri şu anki jenerasyondan önceki jenerasyon için vardı. Şu an günümüzdeki kariyer hayatına girecek insanlar kariyer.net açıldığında doğdu mesela. Onlar – Türkiye’deki yeni ve genç profesyoneller – mobil ve sosyal bir dünyada büyüdüler. İhtiyaçları farklılaştı. O yüzden hayatlarında yer alan her şeyin mobil ve sosyal olmasını da bekliyorlar haliyle.
[quote style=”1″]İnternet popüler hale geldiğinde kendini bu sektöre ilk adapte edenlerden biri kariyer sektörü oldu; 1.0 tabanlı kariyer siteleri. Başka bir deyişle bizim dinozor arkadaşlarımız. Fakat bunlar şu anki jenerasyondan önceki jenerasyon için vardı. Şu an kariyer hayatına girecek insanlar kariyer.net açıldığında doğdu mesela. Onlar – Türkiye’deki yeni ve genç profesyoneller – mobil ve sosyal bir dünyada büyüdüler. O yüzden hayatlarında yer alan her şeyin mobil ve sosyal olmasını bekliyorlar.[/quote]
Sizce sektör LinkedIn’le mi değişmeye başladı?
Dijitalin yanı sıra sosyal özellik LinkedIn’le başladı, evet. Fakat LinkedIn bile mobil olma yönünde çaba sarf ediyor. Bu tip şirketlerin en zor işi kendilerini sosyal mobil dünyaya adapte edebilmek. Mesele bugünün kullanıcılarına hitap edebilmek. Bu durum kariyer siteleri için çok daha önemli çünkü onların kesimi dünyayla birlikte sürekli değişen ve değişmek zorunda olan iş profesyonelleri. Milyonlarca yeni mezun var. İstihdam sektöründeki yeni ve büyük trend sosyal ve mobili aynı anda kapsamak. Bunu LinkedIn başlattı biraz. Ve sektörde de o ağır bastı uzun süre. Fakat sadece İngilizce konuşanlar için. LinkedIn Türkiye pazarı için pazarın egemen şirketi/markası değil.
Fakat son yıllarda LinkedIn kullanım oranları çok arttı Türkiye’de de…
Evet ama kullananlar sadece senin ve benim tanıdığımız insanlar. İngilizce bilen ya da çoğunlukla reklam ve djital sektörün oyuncuları… Bu dünya için ve tüm Türkiye için küçük bir segment. Çok büyük bir gururla söyleyebilirim ki biz istesosyal’i tüm Türkiye için, büyük kitleler için tasarladık. Konya’daki bir üniversite mezunu da, İstanbul’daki ya da başka şehirlerdeki üniversite mezunları da kullanabilsin istedik. Türkiye, içinde birçok farklı profiler taşıyan bir ülke. İstesosyal olarak bizim amacımız Türkiye’deki herkese ulaşmak. Türkiye Türkçe konuşuyor; İngilizce değil.
[quote style=”1″]LinkedIn sadece İngilizce konuşanlara hitap ediyor; İngilizce bilen ya da çoğunlukla reklam ve djital sektörün oyuncuları… Bu dünya için ve tüm Türkiye için küçük bir segment. LinkedIn Türkiye pazarı için pazarın egemen şirketi/markası değil. Türkiye, içinde birçok farklı profiler taşıyan bir ülke. İstesosyal olarak bizim amacımız Türkiye’deki herkese ulaşmak. Türkiye Türkçe konuşuyor; İngilizce değil.[/quote]
[heading style=”1″]Istesosyal, Türkiye’deki sosyal kariyerin sözlük anlamı olacak[/heading]
Dil özelliklerinin yanı sıra online kariyer sektörü sosyal ve mobil olma konusunda büyük bir değişim içinde…
Evet. Hepsi zaten dijitaldi. Dijital olmak sosyal olmak anlamına gelmiyor. Türkiye’de 32 milyon Facebook kullanıcısı var. Türkiye nüfusunun neredeyse yarısı. Peki bu kadar insan Facebook’ta ne yapıyor? Fotoğraf yükle paylaş, oyun oyna vs… Bu kadar. Pek de efektif bir kullanım değil. Fakat artık e-ticaret ve kariyer sektörü gibi sektörler de sosyalleşiyor. Istesosyal, Türkiye’deki sosyal kariyerin sözlük anlamı olacak.
Tam olarak nasıl bir süreç var istesosyal’de? Sosyal bir kariyer platformu derken kast ettiğiniz nedir?
Bizim aslında temelde yaptığımız, diğer kariyer sitelerindeki iş ilanlarını tek bir platformda yayınlamak ve sonunda kişiyi o siteye yönlendirmek. Fakat bizimle diğer kariyer siteleri arasındaki fark şu: Örneğin Kariyer.net sadece iş ilanlarını yayınlıyor. Statik bir yapı, 1.0 tabanlı ve kağıt üzerindeki yazının websitedeki hali gibi. İstesosyal’de ise siz bir iş ilanı gördüğünüzde aynı zamanda Facebook arkadaşlarınızdan hangileri o firmada çalışıyor, kim sizi o firmaya önerebilir, kimden o firma ve çalışma koşulları hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz, şirketin yapısı nasıl gibi bilgileri gösteriyoruz. Kısacası biz diğer sitelerdeki iş ilanlarını alıyoruz, topluyoruz ve sosyal hale getiriyoruz.
Bu sistemi hazırlamak ne kadar sürdü?
Facebook sosyal verilerini Türkiye’deki bütün iş ilanları ile entegre etmek 1 senemizi aldı. Aynı servisi mobil hale de getirdik. Fakat bir websitesini mobil versiyonu olarak yayınlamak değil sadece. Bizim burada yaptığım iş kariyer dünyasına sosyal ve mobil çözüm sunmak. Bu bir Facebook tool’u.
İlanları diğer sitelerden alıyorsunuz. Peki İstesosyal’in kendi is ilanları var mı?
Henüz yok ama yakında o da olacak.
Şu anda kaç iş ilanı var istesosyal’de?
Haftada 100 binden fazla.
[heading style=”1″]Türkiye’de yetenek markaları henüz oluşmadı[/heading]
Peki şimdiye kadar anlattıklarınız iş arayanlar için olan kısımdı. İşverenler, iş ilanı yayınlamak isteyenler için ne sunuyorsunuz?
Şöyle anlatayım… Diyelim Turkcell, Starbucks ya da Garanti bankası. Bu gibi şirketler birçok kişiyi işe alıyor, istihdam ediyor ve hepsi de Facebook gibi bir platformun önemini, dahası orada var olmanın önemini anlıyor.
Bu şirketlerin ya da bir başkasının adını Facebook’ta arattığınız zaman sadece hayran sayfalarını görürsünüz. Fakat ‘talent brand’ – ‘Yetenek markaları’nı henüz oluşturmadılar. Amerika’da IBM, Starbucks gibi markalara baktığınızda ise Facebook’u Yetenek markalarını oluşturmak için de kullandıklarını görürsünüz. Facebook için IK sayfaları… Neden bu firmalarda çalışmalısınız? Bu, potansiyel çalışanlarınız ile etkileşim kurmanızı sağlayan en etkin yol. Aynı zamanda marka kimliğiniz için büyük bir etki. Türkiye’de böyle birşey yok henüz. Bu konuda büyük firmalarla çalışıyoruz ve görüşmelerimiz de devam ediyor. Örneğin Turkcell’in bütün iş ilanlarını Turkcell’in hayran sayfasına koyuyoruz. Turkcell’de çalışan bütün arkadaşlarınızı görebiliyorsunuz ve daha sonra Turkcell sayfa yönetimi ile bu kısmı da yönetiyor. Gelişmiş ülkelerde bu çok yaygın bir sistem. Türkiye bu konuda geri olmamalı. Neden olsun ki? Facebook kullanımında ilk 5 ülkeden biri.
[quote style=”1″]Markaları Facebook’ta arattığınız zaman sadece hayran sayfalarını görürsünüz. Amerika’da IBM, Starbucks gibi markalara baktığınızda ise Facebook’u yetenek markalarını oluşturmak için de kullandıklarını görürsünüz. Facebook için IK sayfaları… Bu, potansiyel çalışanlarınız ile etkileşim kurmanızı sağlayan en etkin yol. Aynı zamanda marka kimliğiniz için büyük bir etki. Türkiye’de böyle birşey yok henüz. Türkiye bu konuda neden geri olsun ki? Türkiye, Facebook kullanımında ilk 5 ülkeden biri.[/quote]
Mobil Istesosyal’i şimdiye kadar kaç kişi indirdi?
200 binden fazla kayıtlı kullanıcımız var. Android ve iPhone’da indirilme oranı totalde ortalama 300 bin. Blackberry için bir uygulamamız yok. Ve daha henüz bir ciddi bir pazarlama iletişimine bile başlamadık. Fakat şunu söyleyebilirim ki Türkiye’de istesosyal’in Android kullanımı iPhone’dan daha fazla. Kullanışlı bi arayüz planladık. Steve Jobs mantığında yaptık: “Az çoktur”. Tasarımla bizzat ilgilendim.
Yonja Medya’nın diğer faaliyetleri nasıl gidiyor peki?
Türkiye için güzel haberler var! Sosyal kariyer servisini İsviçre için de yayına alıyoruz. Bizim teknolojimizi alıp kendi projelerini de ekleyecekler. Henüz hiçbir çaba sarf etmemiş olmamıza rağmen yabancıların ilgisi yoğun. Fakat bizim öncelikli pazarımız Türkiye tabii ki. Türk bir şiketiz ne de olsa. Türkiye çok heyecan verici bir pazar.
Başka yeni projeler var mı?
Bildiğiniz gibi biz bir holdingiz artık. Şu anda 3 farklı faaliyet alanımız var. Onlara odaklanıyoruz. Biri, yenilediğimiz yonja.com. Yonja artık bir sosyal dating/flört sitesi. 2,5 milyon tekil kullanıcımız var. Ayda 400 milyondan fazla sayfa görüntülenmesi oluyor. İkincisi de e-ticaret sitesi. Biliyorsunuz firsatbufirsat ile ortak bir girişimimiz var. Lider pozisyondayız. Ben şirkete ilk katıldığımda sadece Yonja.com vardı. Artık çok markalı global bir holding olduk. Faaliyet alanları farklı olsa da tek bir odak noktamız var: Sosyal olmak. Bu bizim DNA’mızda var. Yonja.com ile sosyalliği Türkiye’ye biz tanıttık ne de olsa.
Facebook’tan önce Türkiye’nin Facebook’u Yonja’ydı bir ara…
Evet. Facebook’tan sonra kendimizi yeniledik tabii. Şu an Facebook’u tamamlayan bir online dating sitesiyiz. 9 sene oldu ve biz hala varız.
Sene sonuna kadar hedefiniz ne peki?
Hiçbir zaman rakamlarla ilgili bir endişem olmadı. Şu an kimse bizim yaptığımızı yapmıyor. Tabii ki amacımız yakın zamanda Türkye’nin en büyük 5 kariyer servisinden biri olmak. İnsanlara işlerine gerçekten yarayan bir ürün sunarsanız gelirler zaten. Biz aktif bir firmayız.