“Sosyal medya” kavramının ne kullanıcılar, ne “uzman”lar ne de markalar tarafından gerçekten tam anlamıyla hazmedildiğini söyleyebiliriz. Kimileri için yıllardır hayatımızda olan internetin yeni hali, kimileri için hayatları değiştiren bir kavram, kimileri için de yeni uzmanlık alanı.
Malcolm Gladwell, Outliers isimli kitabında gerçekten uzman olmak için ilgili işe 10 bin saat ayırmak gerektiğinden bahseder. Keman virtüözü mü olmak istiyorsunuz? 10 bin saat boyunca kemana ellemeniz gerekiyor. Gerçekten iyi bir futbolcu mu olmak istiyorsunuz? 10 bin saatiniz varsa neden olmasın.
Talihsizlik şu ki sosyal medya 10 bin saat kuralını uygulayabilmemiz için yeteri kadar eski bir kavram değil.
Ama her şeyin bir kolayı var.
Aşağıdaki 10 maddeyi sabırla ve istikrarlı bir şekilde uygularsanız siz de (en azından bu topraklarda) sosyal medya uzmanı olabilirsiniz.
Hazırsanız başlıyoruz.
1. Facebook ve Twitter bilin yeter.
Facebook’un toplam popülasyonunu ve Türkiye’nin kaç Facebook üyesi olduğunu ezberleyin ya da elinize yazın. Bir iki popüler yabancı kampanyayı aklınızda tutun. Ayrıca Twitter’da günde kaç tweet atıldığını bilmeniz de yararınızadır, ekstra puan kazandırır. Bu ikisinin Orta Doğu’da yaşanan devrimlerdeki (!) payından bahsedin, bahsederken “yeni medya” ya da “alternatif medya” demeyi unutmayın. “Mass media” derseniz ise kraldan çok kral olursunuz.
2. Sahte hesaplar yaratın, “like” ve “follower” peşinde koşun.
Malum, “like” ve “follower” sayıları sosyal ağlardaki en önemli statü simgesi. Boş zamanlarınızda sahte hesaplar üretin ve markaları, kampanyaları ya da işiniz neyse bu hesaplarla onları beğenin ya da takip edin. Ayrıca sahte sayfalar üretin, takipçi çekin ve sonra da bu sayfalardan farklı sayfalarınızın reklamını verin. Ne kadar takipçi, o kadar köfte.
3. Küsüratı bol bilgiler ile takipçilerinizi bilgilendirin.
Her zaman olmamak kaydıyla Facebook ya da Twitter hesabınızdan sosyal ağlara dair küsüratlı rakamlar verin. Örneğin “sosyal ağlarda geçirilen süre mutfakta geçirilen süreye göre yüzde 32,9 daha fazlaymış” ya da “Twitter’ın borsadaki değeri 18,29 trilyon dolara yüksemiş”. Kaynak göstermenize gerek yok, enteresan rakamlar verin yeter. Kimse Twitter’ın borsaya açılmamış olduğunu söylemeyecektir. Söylerse de o yorumu silersiniz, olur biter.
4. Ahkam kesin, klavye delikanlısı olun
Ahkam kesin, hesapsız ama kendi içinde tutarlı öngörülerde bulunun. “Facebook’un da sonu gelecek elbet” ya da “Türkiye’de sosyal medya uzmanıyım diye gezen çok kişi var” gibi laflar edin. Olur da birileriyle yorum münakaşasına girerseniz ve karşı taraf kibar bir şekilde sizi haksız çıkarırsa sakın altta kalmayın ve “lise terk beyler!” diye cevabı yapıştırıverin. Gerekirse sempatik küfürler edin. Ardından arkadaşlarınızı da çağırın, onlar da size destek olsunlar. Unutmayın, sosyal medya uzmanı her şeyi bilir, altta kalmaz.
5. İçerik üretmeyin, çünkü zamanınız değerli.
Kimi aklı evveller blog tutarak, yazılar yazarak ve değerli (!) içerik üreterek zamanlarını boşa harcarlar. Bilmezler ki bizim memlekette okunmaz ama izlenir. O yüzden bir adet Tumblr hesabı açıp, enteresan doğa, kedi ve erotik resimler paylaşın. Tabi 140 karakterlik tweetler atmak da yerinde bir davranış olacaktır. Paragraf paragraf içerik üretmek ve bunlar için araştırma yapmak, kafa patlatmak eski çağın alışkanlığıydı. Sakın böyle şeylere kalkışarak uzmanlığınızı harcamayın, kendinizi yormayın.
6. İmla hatalarınıza dikkat etmeyin, doğal olun.
Hepimiz insanız. Bazı ekleri ayırmamak ya da “şarz cihazı”na “şarj cihazı” deme hatasına düşmek hepimizin en doğal hakkı. Sakın ha sizi bu konuda uyaranları dinlemeyin, gerekirse onları hor görün. Hatalar yaparak sosyal ağlardaki sizin gibi diğer insanların gözünde doğal bir kimliğe sahip olmuş olursunuz. Unutmayın, kim ne derse desin o insanlar çoğunluğu oluşturuyor.
7. Türkiye’de ve Dünya’da neler oluyor, ilgilenmeyin.
Politikayla, sanatla, sporla ve magazinle sosyal medyanın yakından uzaktan bir ilgisi yoktur. Böyle şeylerle zamanınızı harcamayın. Unutmayın, sizin zamanınız değerli. Hani olur da merak ederseniz Facebook’taki arkadaşlarınızın mesajlarına ve fotoğraflarına göz gezdirmeniz yetecektir. Mesela profil fotoğraflarında Türk bayrakları çoğalmışsa askerlerimiz şehit olmuştur. Siz de profil fotoğrafınızı değiştirin ve yeni trendler peşinde koşun, mesela siyah kurdele koyun.
8. Dünya’daki başarılı sosyal medya kampanyalarını takipçilerinizle paylaşın.
Bunu yaparken etkilendiğinizi asla ve asla göstermeyin, son derece cool olun. İsterseniz sizin de benzer kampanyaları yapabileceğinizi biliyorsunuz, bu yüzden gururlanın. Her gece yatmadan önce Old Spice kampanyalarını ve başroldeki zenci adamı düşünmeyi unutmayın. İlham her şeydir.
9. Davetlere katılın, bedava yemek ve içki tüketin.
Sosyal medya uzmanı ve fikir önderi olduğunuzdan dolayı markalar sizleri yemekli, içkili ve sazlı sözlü gecelere ya da toplantılara davet edecektir. İcabet edin. Yeni insanlarla tanışmayın, hali hazırda tanıdıklarınızla vakit geçirin. Böylesi daha güvenli. Sosyal medya hakkında, yani Facebook ve Twitter hakkında birkaç rakam verin. Mekandan sinsice ayrılın.
10. Sosyal medya uzmanı olduğunuzu sürekli tekrarlayın.
Amerikalı bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre erkeklerin yüzde 97,23’ü ve kadınların ise 99,12’si sürekli tekrarlanan olguları gerçek kabul ediyormuş. Siz de her sabah aynaya bakıp, güne “ben sosyal medya uzmanıyım” diyerek başlayın. Önce kendinizi inandırın, gerisi kolay.
Unutmadan Facebook ve Twitter hesaplarınızda biyografinize ya da “hakkında” sayfanıza “sosyal medya uzmanı” ya da “social media exper” yazmayı ihmal etmeyin. Expert bilgisayar markası, karıştırmayın.
Artık siz de bir sosyal medya uzmanısınız.