Sosyal Medya

Acunn.com’daki Büyük Mantık Hatası [İnceleme]

Son günlerde bir çok yerde Acunn.com’un açılacağı ve hedeflerinin ne olacağı, olması gerektiği ile ilgili haberler okuyorum. Bu konuya girmesek de iyiydi diyebileceğim, ancak yine de değerlendirme yapılması gerektiğini düşündüğüm için de düşünmeye başladım ve şimdi de yazıya döküyorum.

Nadide bloglarımızın bile değerlendirme yapmadan, sadece danışmanlık alacakları beklentisiyle yazıp çizdikleri bir konu olarak Acunn.com acaba neleri değiştirebilir diye ciddi bir akıl yürütme yapılması gerekli diye düşünüyorum.

Bu arada şimdiden söyleyelim, Acunn.com’un başarısız olacağı gibi bir düşünceye sahip değilim. Ancak başarılı olması için çok uzun bir süre tutarlı davranması gerektiğini düşünüyorum, ki zamanla (eventually) başarılı olacaktır da.

Gelelim incelenmesi gerektiğini düşündüğüm noktalara:

Küçük Yayıncılar:

Biliyorsunuz ki Acun Ilıcalı’nın hazırladığı programlar prime-time kuşağının en çok izlenen programları arasında her daim ilk 5’de. Programlarının tamamını, Acunn.com’daki üyeliklere bağlasa, katılım formu ya da birçok basit işlemi web sitesinin üzerinden kurgulasa (ki öyle yapacak gibi görünüyor), yani bağırsa, sitesinin reklamını tüm programlarında en büyük puntolarla yapsa (ki bunu da yapacaktır eminim), yine de bir Mynet kitlesine hitap edemez.

Bunun sebebi ise, Acun’un programlarını izleyenlerden çok, izlemeyenlerin olması. Ve basit bir sosyal akıl yürütme ile de, aslında izlemeyen kitlenin gerçek “consumer” olduğunu, izleyen kitlenin ise “gelir düzeyi düşük, sosyal eğlenceyi Yeteneksizsiniz’de bulan insanlar” olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz (keskin ve genele dayalı bir görüştür, kesinlikle istisnaları olacaktır, ancak hepimizin içten içe bildiğini dillendirdiğim için de çok memnun olduğumu söyleyemem).

Ayrıca şunu es geçmemek lazım ki, her akşam Mynet’in oyun odalarında 100 binlerle ifade edilen insanların oyun oynadığını asla unutmayalım. İzlesene.com’da her gün on binlerce videonun izlendiğini, Milliyet.com.tr’nin Türkiye’nin en çok okunan haber sitesi olduğunu, Blogcu.com’un kitlesini eklemiyorum. Ayrıca, Hürriyet gibi diğer haber kategorisi sitelerini ya da Sahibinden ve Gitti Gidiyor gibi niş kanalların bile trafiklerini dikkate alıyor almak lazım. Çünkü trafik yönlendirmek başka hikaye, trafik paylaşmak bambaşka bir hikaye. Nitekim Acunn.com da televizyondan trafik yönlendirecektir, ancak diğer sitelerin her biriyle trafik paylaşacağını da unutmadan uzun vadeli bir strateji kullanmalıdır.

Tabii yukarıda bahsettiklerim büyük yayıncılardı. Bir de bu işin küçük yayıncı tarafı var.

Her Yetenek Sizsiniz programından sadece 5 dakika sonra Aref’in son şovunun videosunu Youtube’da gördüğünüzde şaşırıyor olabilirsiniz. Ancak bu videoları kaydedip, üretip, yayınlayan çok büyük bir kitle var. Bu kitle, çok doğal olarak da bu işten para kazanıyor. Çünkü Youtube’a yüklediğiniz videoların toplam izlenme sayıları belli bir noktayı geçtikten sonra (yani Youtube’a tutarlı olduğunuzu kanıtladıktan sonra) videolarınıza reklam alabiliyorsunuz ve bu sayede de para kazanıyorsunuz. Bu gelir ile geçinen birçok küçük yayıncı olduğunu söyleyelim.

Bir diğer yandan ise işin filantropi tarafı var. Yani toplumsal fayda amaçlı (!) video ve içerik yayan insanlar var. Mesela DivxPlanet’de altyazı çevirenler. Hiçbir gelir amacı gütmeden bir çok dizi ya da film için altyazı çeviriyorlar ve bu iş gerçekten de zaman alan bir iş olmasına rağmen, filantropist bir bakış açısı güdüyorlar. Acunn.com’un bu yayıncıları karşısına alması gerekmeyecek bir strateji gütmesi de çok önemli.

Teknik Bilgiler:

Basit bilgilerle başlayalım. Mesela SEO ve domain rank’lerinden bahsedelim.

Acunn.com 29 Ekim 2010 tarihinde tescil edilmiş, bu da demek oluyor ki domain yaşı “0”. Aynı zamanda bloglarda yayınlanan ekran görüntüleri de ana sayfanın resimlerle açılacağını gösteriyor ki, büyük bir sıkıntı SEO açısından.

Bunların yanında içerik üreteceği de kesin olan bir web sitesinden bahsediyoruz. Ancak bu içeriklerin çoğunluğu video olursa bu da büyük bir “eksi”yi yanında getirir. Güncel haber kategorisinin ne kadar rekabetli bir kategori olduğunu biliyor olmamız lazım. Türkiye’nin en çok ziyaret edilen 150 sitesinin 70’i haber sitesi. Üstelik kategori olarak da her türlü güncel haber kategorisini içinde barındıran siteler bunlar.

Eğer Acunn.com, Haber, Spor, Ekran ve Eğlence kategorilerini kapatacağını düşünüyorsa, Kültür Sanat, Kadın, Çocuk, Sağlık gibi kategorilerde ne yapacak diye soruyor olmak lazım. Çünkü farklılık getiren kategoriler de bir diğer yandan bu kategoriler. Tabii zengin içerik de yetmiyor. Nasıl mı?

Aynı zamanda eğitimli editörler, yayınladıkları her içeriği, anahtar kelime dağılımı yaparak hazırlamalılar ki, arama sonuçlarında içerik kapatabilsin. Bu da, bizimki gibi içerik üreten siteler için her zaman zor olan bir sistem, işleyiş.

En basitinden, sadece 3 ay önce açtığımız SosyalMedya.co, bugün itibariyle sadece Facebook’da yapılan günlük 25 $’lık reklam maliyeti ve yazarlarımızın sağladığı içeriklerin kalitesiyle, günde 10.000 kişiye içerik sağlayan (hedefi de çok daha fazla olan) bir haber sitesi. Ancak elbette niş bir kategori ve şu anda da kategorisinin lideri. Ancak içerik ve SEO anlamında tamamen profesyonel olduğunu da hatırlatalım, çünkü bu eğitimleri ve şablonları, yazarları için henüz yayın hayatına başlamadan oluşturulmuştu.

Gelelim bir başka sıkıntıya;

Arama Motoru Konusu:

Acunn.com’un arama motoru trafiğini çekebilmesi için (ki girmek istediği kategorilerde bu iş inanılmaz zor) içerik ve teknik anlamda SEO konusunda çok çalışması gerekmekte. Ayrıca Acun Ilıcalı’nın Habertürk gazetesine geçtiğimiz hafta verdiği röportaja bakarsak, dünyada ilk 10’a gireceğini söylüyor (tamamen komik, ilk 1000’e bile giremez) ancak zaten Türkçe içerik ile bu mümkün olmadığı gibi, yapabileceği maksimum ziyaretçi sayısı (hadi diyelim) 3 milyon ise, ilk 2000’e de giremez. Beni yanlış anlamayın, tamamen rakamlar üzerinden basit mantık yürüterek söylüyorum bunları.

Arama motorunun Acunn.com’u önümüzdeki 6 aylık dönemde en fazla belli kategorilerde zaman zaman yukarıya çıkaracağını düşünürsek, ilk 6 ay zaten moralini bozmadan, günde 100.000 tekil ile idare etmek zorunda (keskin tahminin de bu kadarı, yok artık). 6 aydan sonra ise her ay kendi kategorilerinde (Haber, Spor, Eğlence, Ekran) minimum 1000’er tane içerik üretebileceğini de düşünürsek, 1 senenin sonunda belki ilk 150 site arasına belki girebilir.

Direkt trafiğin ne kadar fazla olduğunun zerre kadar önemi yok, asıl Google için oynamalılar bu oyunu ve Google, kimsenin agresif büyümesine izin vermez. Hele ki rakipleri 15 kategoride yarışırken Acunn.com 4 kategoride yarışacaksa, bu rakamlar interneti bilmeyen bir adamın iddialı ancak gerçek dışı tahminleri olabilir.

Yukarıda bahsettiğim tüm bu handikapları incelemeden, etmeden Acunn.com’un yeni bir “ ixir” olmasını istemem demek kolay. Ancak keskin bakışlarla bu tahminlerin gerçekten çok uzak, ütopik tahminler olduğunu da zaman gösterecek zaten.

Ayrıca okurlarımızdan ricam da, lütfen bu konuda sizler de görüşünüzü belirtin. Bu Acunn.com vak’ası benim aklımı biraz meşgul ediyor da, bu aralar herkese fikrini soruyorum. Sizlerinkini de duymak isterim.