Blogunuza daha fazla trafik çekmek için içerik üretimine ve SEO’ya dikkat ediyor olabilirsiniz ancak sosyal medyanın buradaki gücünü es geçmemelisiniz. Yazdığınız içeriklerin sadece blog içinde kalmaması ve normalde blogunuzu sürekli olarak ziyaret etmeyen kişilere ulaşmasını istiyorsanız bunları Facebook, Twitter, Google+ gibi sosyal ağlarda paylaşmaktan da kaçınmamak gerekiyor.
Blog yazılarınızı sosyal ağlarda paylaşmak sadece site trafiğinizi artırmayacak ve içeriklerinizin viral olma olasılığını da artıracaktır. Diğer bir deyişle içerikleriniz daha fazla kişi tarafından okunacağı gibi bu içerikler sosyal ağlarda dalga dalga paylaşılarak normalde takipçiniz olmayan insanlara da ulaşabilme şansınız böylelikle büyüyecektir. Blogunuzun adını daha fazla duyurma, sosyal medya etkileşiminizi yükseltme, sosyal ağda takipçilerinizi artırma gibi diğer önemli etkileri de tabiiki yabana atmamak lazım.
Sosyal medyayı bu alanda kullanmanın elbette çok farklı, yaratıcı ve çok yönlü stratejileri var ancak blogunuzu öne çıkarmak, trafiğinizi ve paylaşımlarınızı artırmak için blog içeriklerinizi sosyal ağlarda kullanmanın en temel adımlarını aşağıda derledik.
Her sosyal ağa özgü başlıklar ve anlatım dili belirleyin
İçeriğinizi yayınladığınız başlıkla sosyal ağlarda vereceğiniz başlıkların aynı olması şart değil. Bilindiği gibi her sosyal ağın kendine özgü karakteristik özellikleri var. İçeriklerinizi paylaşırken bunlara dikkat etmeniz ve paylaşacağınız sosyal ağa uygun başlıklar ve bir anlatım dili belirlemeniz gerekiyor. Bunda ayrıca sosyal ağlardaki takipçi kitlenizin birbirlerinden farklı olmasının da etkisi var. Bu yüzden nabza göre şerbet vermeniz ve her sosyal ağ için farklı iletiler oluşturmanız tercih edilebilir bir yöntem olacaktır. Sonuç olarak sosyal ağlardaki takipçilerinizi, hayranlarınızı ne kadar yakalayabilirseniz içeriklerinizi o kadar okutabilirsiniz.
Takipçilerinizle, hayranlarınızla etkileşime girmekten kaçınmayın
Paylaştığınız blog içeriğinize okuyuculardan gelen sosyal medya tepkilerini sakın yabana atmayın. Size direkt olarak yöneltilen sorulara cevap vermeniz, yorumlara karşılık vermeniz, dikkat çekenleri retweet’lerle, favorilerle, beğenilerle ödüllendirmeniz size yol, su, elektrik olarak geri dönecektir. Siz onlarla etkileşime girdikçe onlar da sizinle daha fazla etkileşime girmek isteyecek ve bu da hem sosyal medya kanallarınızın hem de blogunuzun erişimini artıracaktır. Aynı şekilde direkt blogunuzdan sosyal medya paylaşım butonlarından içeriğinizi paylaşanları da ara sıra öne çıkarmak için tweet’lerini retweet yapabilir ve böylelikle sosyal medyada retweet almak için her fırsatı deneyen kullanıcıları da güdüleyebilirsiniz.
Blogunuza sosyal medya paylaşım butonları ekleyin
Sadece sosyal medya kanalları üzerinden içeriklerinizi kendiniz yaymanız yeterli olmayabilir. Bırakın okuyucularınız biraz da sizin reklamınızı yapsın. Artık her blogun olmazsa olmazı sosyal medya paylaşım butonlarını blog altyapınıza eklemeyi unutmayın. Böylelikle içeriğinizi okuyan, beğenen kişiler bunları kendi sosyal medya hesaplarında paylaşarak kendi arkadaşlarını, takipçilerini de sizin blogunuza yönlendirmiş olacaktır. İster WordPress, ister diğer blog altyapı panellerini kullanın eklentilerle Facebook, Twitter, Google+, Pinterest, LinkedIn paylaşım butonlarını kolaylıkla blogunuza entegre edebilirsiniz.
İçeriklerinizi birden fazla kez sosyal ağlarda paylaşmayı deneyin
Bazen sosyal ağlarda gündem çok farklı olabiliyor ve akıp giden zaman akışı, haber kaynağı içinde paylaştığınız içerikler gözden kaçabiliyor. Ya da farkında olmadan çok ölü bir zamanda içerik paylaşımı yapabiliyorsunuz. Ancak o içerikleri gerçekten okutmak, duyurmak istiyorsanız içeriğinizi günün farklı bir zaman diliminde bunları yeniden paylaşabilirsiniz. Tabii bunu yaparken aşırıya kaçmamak ve haftalar önceki içeriği – çok gerekli olduğu zamanlar haricinde- yeniden paylaşmamakta fayda var.