Sosyal Medya

BTK’nın Kişisel Verileri Düzenleme Yetkisinin İptal Edilmesi Ne Anlama Geliyor?

Anayasa Mahkemesi, Bilgi Teknolojileri Kurumu (BTK) elektronik haberleşme sektörüyle ilgili kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunmasına ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi veren kanun hükmünü iptal etti.

Danıştay İdari Davalar Daireleri Kurulu’nun halihazırda 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 51. maddesinin iptal edilmesi ve yürürlüğünün durdurulmasını talep etmişti. Konuyla ilgili kararını bugün açıklayan AYM, 51. maddenin iptaline hükmetti. Karar resmi gazetede yayınlandıktan sonra 6 ay sonra yürürlüğe girecek.

Bu karar özellikle fişleme endişeleri nedeniyle üzerinde çok tartışılan BTK’nın yetkilerinin kısıtlanması adına bir hayli önemli. Zira interneti düzenleyen yeni 5651 sayılı kanun bu konuda birçok eleştiri almıştı. BTK ayrıca elektronik haberleşme sektörü ile ilgili olarak abonelerin kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğinin korunması hakkında yönetmelik çıkarabiliyor, buna ilişkin düzenleme yapıp elektronik haberleşme sektöründe bulunan tüm şirketleri denetleyebiliyordu.

BTK’ya verilen yetki zaten Anayasa’ya aykırıydı

Konuyla ilgili görüşüne başvurduğumuz bilişim avukatı F. Ünsal Özmestik‘e göre Anayasa Mahkemesi verdiği kararla BTK’nın bu yetkisini elinden aldı. Dolayısıyla BTK tarafından tarafından işletmecilerin uyması amacı ile kişisel verilerin işlenmesi ve gizliliğin korunmasına ilişkin çıkartılan tüm yönetmelikler artık geçersiz sayılacak.

Henüz AYM’nin verdiği karar Resmi Gazete’de yayınlanmamış olsa da mahkemenin BTK’da bulunan yetkinin Anayasa’ya aykırı olduğu hükmünü verdiğini söylemek mümkün. Zira oldukça önemli bir husus olan vatandaşların kişisel verilerinin işlenmesi, tasnif edilmesi ve kullanılması konusu Anayasa tarafından belirli istisnalara bağlanmış durumda. Anayasa’ya göre vatandaşların özel hayatlarının gizliliği ve kişisel verilerinin gizliliği esas görülüyor ve bunlar ancak belirli hallerde kanun tarafından sınırlandırılabiliyor.

Peki bundan sonra ne olacak?

Özmestik’in mevcut karar ve önümüzdeki 6 ay için geçerli olabilecek düzenlemeler için yaptığı açıklama ise şöyle:

“Elektronik Haberleşme Kanunu 51. Maddesi’nde BTK’ya böyle bir yetki verilmesi ve Kişisel verilerin işlenmesi konusunda yönetmelikler ile birtakım düzenlemelerin yapılmasının hukuken mümkün olmadığını düşünüyorum. Bu durumun Anayasa madde 20. Maddesine aykırılık teşkil ettiğini düşünüyorum. Zira Anayasa’nın 20. maddesine göre herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir. 

Sonuç olarak; Anayasa Mahkemesi’nin bu kararından sonra 6 aylık süre içerisine ivedilikle Kişisel Verilerin Korunması Hakkındaki Kanun’un hızla meclisten geçerek yasalaşmasını ve buna bağlı diğer özel kanunlarda gerekli değişiklerin yapılacağını düşünüyorum.”