LinkedIn, yayınladığı bilgi grafiğiyle yayın hayatındaki önemli bir kilometre taşı olan 100 milyon üye barajını aştığını açıkladı.
2002 yılında kurulan ve tam anlamıyla yayın hayatına 2003 Mayıs’ında başlayan LinkedIn, son 5 yıldaki hızlı büyümesini 100 milyon üye noktasına getirerek bulunduğu konumu gözler önüne sermiş oldu. Ünlü sosyal ağ sitesinin bu noktaya gelmesinde, özellikle de son 1.5 yılın önemli bir etkisi olduğu ortaya konuyor. Zira yayına başlamasının ardından 5 yılda 50 milyon üyeye sahip olan LinkedIn, bu rakamı son 1.5 yılda ikiye katlamış oldu. Ve LinkedIn, her saniye yeni üyeleri bünyesine dâhil etmeyi sürdürüyor.
LinkedIn ekibi, başarısını tüm dünya ile paylaşmak için aşağıdaki bilgi grafiğini paylaştı. Yayınlanan bilgi grafiğine baktığımızda oldukça ilginç ve çarpıcı sonuçlar dikkatleri çekiyor:
- Uluslararası alanda büyük bir kitleye sahip olan LinkedIn’in kullanıcılarının %56’sı Amerika Birleşik Devletleri dışında bir ülkede yaşıyor.
- LinkedIn, en hızlı büyümesini %428’lik oranla Brezilya’da gerçekleştirdi. Brezilya’yı Meksika, Hindistan ve Fransa izliyor.
- İş günleri başta olmak üzere bilgisayar üzerinden LinkedIn’e yapılan girişlerde en yoğun zaman dilimi öğle saatleri olurken; mobil ürünler üzerinden gelen kullanıcılar sayesinde 20 sularında yoğun bir trafik oluşuyor.
- LinkedIn’e kayıtlı üyelerinin 997 bini öğretmen. Bu rakam LinkedIn’deki lider iş türünü de temsil ediyor.
- LinkedIn’deki profillere baktığımızda üyelerin %20’sinin hizmet sektöründe, %9’unun da teknoloji sektöründe çalıştıklarını görüyoruz. %9’luk oranı oluşturan bir diğer sektör de finans.
Başarılı ve kitlesel sosyal ağların genel özellikleri, insanların popüler kültürü harmanlayarak paylaşımlarda bulunmalarını sağlamakken, LinkedIn gibi içi daima dolu bir iletişim alanını hakkıyla sosyal ağa taşımak gerçekten daha yoğun bir başarı gerektirmektedir. Hiçbir zaman 600 milyondan fazla üyeye sahip olan Facebook’un rakamlarına ulaşması beklenemeyecek olan LinkedIn’in şu anki konumu, sağladığı iletişim türü bakımından neredeyse Facebook’a yakın bir başarı noktasıdır diye düşünüyorum.