Günümüzde özellikle sosyal medyayı iletişim stratejilerinin olmazsa olmazı olarak kullanmayan markaların kullananlara nazaran gözden kaybolmaya başladığını düşünüyorum. Eskiden gazetelere demeç vererek, radyo ve televizyonda röportaj yaparak isimlerini duyuran markalar bugün bu yaptıklarına ek olarak ve bence hepsinden daha etkili olan sosyal medya platformlarını kullanarak markalarının kimliklerini korumaya çalışıyorlar. Ancak kurumsal firmalar için sosyal medyayı kullanmak bireysel kullanıma göre farklılık sergiliyor. Önceden olmayan iş tanımları yapılırken, işverenler sosyal medya pazarlamasından anlayan kişileri de işe almaya başlıyor.
Markalar, hedeflerini, hedef kitlelerini, sosyal ağlarda olup bitenleri, taktiklerini, kaynaklarını iyi bir şekilde değerlendirip, amaçlarına uygun hareket etmeliler. Çünkü sosyal medyada yer alan markalar, bu mecrayı kullanmalarına göre vezir de olabilirler rezil de olabilirler. Kaldı ki dünyada ismini duyurmuş markalardan biri olan Chrysler’in Twitter hesabını yöneten görevlinin yazdığı tweet’te ‘f’ile başlayan küfürü kullanması yüzünden işinden olduğu gibi markanın imajının da zedelenmesine yol açtığı da bir gerçek.
İşte sosyal medya platformlarını kullanarak marka bilinirliğini arttırmak için online halkla ilişkiler (PR) çalışmaları yürütenler Twitter’ın mı yoksa Facebook’un mu daha etkili olduğu konusunda tartışıyorlar. Bir kısım hızlı,kolay yoldan haberlere ulaşmak ve insanlara daha etkili şekilde ulaşmak için Twitter’ın daha etkili olduğunu söylerken; bir kısım da Facebook’ta markalar için sayfaların olmasının, markaları tanıtmak için daha etkili olabileceğini, hedef kitleden geri dönüş almanın daha kolay olduğu kısacası tanıtım, girişim açısından ve derin ilişkiler geliştirme açısından Facebook’un biçilmiş kaftan olduğunu dile getiriyor.
Tabii ki her iki platformu da etkili şekilde kullanmak daha faydalı olacaktır ancak bu mecraları ayrı ayrı düşündüğünüzde sizce hangisi daha etkili olurdu?