ABD’nin 2012 başkanlık seçimleri yaklaşırken ülkede sosyal medya ile ilgili araştırmalar da hızla artıyor. Amaç, sosyal medya kullanıcılarının politik alanda ne kadar aktif olduğunu anlamak… Başka bir deyişle kampanyalarda sosyal medya stratejilerine harcanan enerji ve zaman, seçimlerde oya dönüşüyor mu? Forbes’un haberine göre, ortaya çıkan sonuçlar çelişkili…
Pew Araştırma Merkezi tarafından Haziran ayında yayınlanan araştırma sonuçları, 2,255 Amerikalının Kasım 2010 seçimlerindeki politik davranışları değerlendiriyor. Özellikle politik toplantılara katılma oranını, başkalarının oy tercihlerini değiştirmeye çalışma oranını ve oy kullanma oranını inceleyen kurum, Facebook’u günde birkaç defa kullanan kişilerin diğer sosyal medya sitelerinin (Twitter, LinkedIn, MySpace) kullanıcılarına göre çok daha aktif olduğunu belirtiyor. Bu araştırma, katılımcıları sadece internet kullananlar ve kullanmayanlar olarak sınıflandırıyor, internet kullanıcılarını aktifliklerine göre değerlendirmiyor.
Resonate tarafından yapılan başka bir araştırma ise 8,000 Amerikalı ile yapılmış. Katılımcılar, internette geçirdikleri zamanın yüzde kaçını sosyal medyada (Facebook, Twitter, Foursquare, blog’lar vs) geçirdiklerine göre üç kategoriye ayrılmış:
1. Yoğun Kullanıcılar (internetteki zamanlarının ortalama %26’sını sosyal medyada geçirenler)
2. Orta Kullanıcılar (internetteki zamanlarının ortalama %4.1’ini sosyal medyada geçirenler)
3. Hafif Kullanıcılar (internetteki zamanlarının ortalama %0.42’sini sosyal medyada geçirenler)
Bu araştırmadan çıkan rakamlara göre “Yoğun Kullanıcılar”, sosyal medya sitelerinde daha az zaman geçiren arkadaşlarına göre daha az aktif “offline” politik hayatta. Resonate’in üst düzey yöneticilerinden Nick Tabbal’in Forbes’un internet sitesi için yazdığı yazıda aşağıdaki tabloya yer veriliyor.
Burada dikkat edilmesi gereken nokta, katılımcıların internette toplam ne kadar zaman geçirdiğinin önemli olmaması. Yani, bütün gününü internette haber okuyarak geçiren biri “hafif kullanıcı” sayılırken akşamları 1 saat internete girip 30 dakikasını sosyal medyada geçiren kişi “yoğun kullanıcı” olarak değerlendiriliyor. Dolayısıyla, “bütün vaktini sosyal medyada geçirdiği için bunlara vakit bulamıyor” gibi bir sonuca varmak doğru olmaz.
Peki, hangi araştırmanın sonucu gerçeği daha iyi yansıtıyor? Bunu anlamak için yeni yapılacak olan araştırmaları izlemeye devam edeceğiz.