Duygusal zeka bir kişinin anlama yeteneği ve duyguları kavrayabilme, bilgilerini karar verme üzerinde kullanmaya dayanır. Duygusal zeka; empati, sempati ve merhamet niteliklerinin karışımını içerir.
Tabi ki bu nitelikler daha iyi biri olmamızı sağlar. Aynı zamanda bunlar kötü iletişim alışkanlıklarınızı da değiştirir böylelikle başkalarından en iyi şekilde geri bildirim alırsınız.
Bu üç soru metodu ile kendinizi sonradan pişman olacağınız şeyleri daha söylemeden konuşmalarınızda istenmeyen sözcüklerin kontrolünü elde edebileceksiniz.
Hayati 3 soru
Bir şeyler söylemeden önce kendi kendinize sormanız gereken üç soru var.
- Söylenmesi gereken bir şey mi?
- Benim tarafımdan söylenmesi gereken bir şey mi?
- Benim tarafımdan, şimdi söylenmesi gereken bir şey mi?
Bu metodun çalışma şeklini bir örnek üzerinde düşünelim:
Sizin bir iş yerinde yönetici olduğunuzu ve sizin personelinizle ilişkilerinizi geliştirmek için çok çabaladığınızı varsayalım. Bir gün bir çalışanın iş yerinde harika bir iş yaptığına şahit oldunuz ve tüm ekibi tebrik etmeyi düşündünüz.
Daha sonradan birden birkaç hafta önce ne kadar dağınık olduklarını hatırladınız ve bu konuda bir uyarı verme ihtiyacı duydunuz. Ve kendi kendinize onlara bu yaptıklarını unuttuğumu söylemekle başlayayım dediniz.
Ama yapmadan önce kendinize bu soruları sorun:
- Söylenmesi gereken bir şey mi?
- Benim tarafımdan söylenmesi gereken bir şey mi?
- Benim tarafımdan, şimdi söylenmesi gereken bir şey mi?
Eğer bunları yapmazsanız daha sonradan hata yaptığınızı fark edeceksiniz ama artık söz ağızdan çıkan çıkmış olur. Ve muhtemelen kötü geri bildirim alırsınız ve aslında yapmak istediğinizin çok dışına çıkarsınız. Çalışanlar öncelikle güzel bir şey dediğinizi ama devamında ne demek istediğinizi anlamadıklarını ne demek istediğinizi sorarlar.
Eğer kendinize bu üç soruyu sormuş olsaydınız muhtemelen çıkarımları elde ederdiniz:
- Tüm olanlardan sonra söylemek istediğinizin önemsiz kaldığını ve fikrinizin değiştiğini göreceksiniz.
- Belki de ilk olarak ekip lideri ile düşüncelerini paylaşmanın daha doğru olduğunu fark edeceksiniz. Birkaç hafta önce gördükleriniz aslında olduğunu zannettiğiniz gibi olmayabilir.
- Belki de gördüğünüz sorunla ilgili kendinizi bir şeyler söylemek zorunda hissedebilirsiniz ancak söylemeniz gereken zaman bu değil. Konuşacaklarınızı daha iyi bir şekilde düzenledikten sonra ilgili kişilerle daha sonra konuşmak daha doğru olur.
Bu küçük senaryo sadece bir şeyler söylemeden önce bu üç sorunun yaratacağı sonuçlar üzerinde derlenmişti. Bu üç soruyu hayatınızın her alanına yayarsanız birçok olumsuz olayı daha gerçekleşmeden önleyebilirsiniz.
Dengeli tutun
Elbette ki gün boyunca kurduğunuz her bir cümleden önce bu üç soru metodunu uygulamayı önermiyorum. Kullanıp kullanmayacağınız kritik zamanları zaten kendinizde kolaylıkla bulabilirsiniz. Ancak şuna inanıyorum ki öyle kritik anlar olur ki bu üç soruyu uyguladığınızda beklide hayatınızda büyük yıkımlara neden olabilecek birçok sorunu oluşmadan söylenecek doğru sözcükleri belirleyerek engelleyebilirsiniz.
Yorumlar (0)