Bir restorana oturdunuz, garson siparişinizi almak için masanıza geldi ve siz kola içmek istediğinizi söylediniz. İşte o klasik cevap gelmek üzere: ‘Yalnız bizde Pepsi satılıyor’. Çoğunluk gibi siz de Coca-Cola’yı Pepsi’ye tercih ediyorsunuz ancak yapacak bir şey yok. Zira bulunduğunuz işletme Pepsi ile anlaşmalı ve başka markaların ürünlerini satamıyor.
İşletmeler içeçek firmalarıyla kendilerine büyük avantajlar sağlayan anlaşmalara imza atıyorlar. Bu anlaşmalar sonucunda promosyon ürünler, indirim, tabela ve hatta elektrik masraflarının karşılanması yanında işletmenin boyutuna göre astronomik rakamlar Coca-Cola ve Pepsi gibi markalar tarafından sunuluyor. Pepsi bu tür anlaşmalara daha sık yöneliyor; zira ülkemizde çoğunluk önüne seçenek sunulduğunda Coca-Cola’yı tercih ediyor.
Coca-Cola ve Pepsi’nin bu durumu bizlere arama motoru pazarında Google ve Bing‘i anımsatıyor. Büyük çoğunluk Google’ı kullanırken Bing yaptığı anlaşmalar sonucunda bir çok sitede/uygulamada varsayılan arama motoru olarak karşımıza çıkıyor. Bazılarında Bing kullanmak (aynı restoranlarda olduğu gibi) zorunlu tutulurken bazılarında diğer arama motorları seçenek olarak sunuluyor. Bing’in hali hazırda Facebook, RIM, Baidu gibi büyük firmalar ile bu tip anlaşmaları bulunuyor.
Microsoft’un arama motoru pazarındaki stratejisi yukarıda bahsettiğimiz ikili anlaşmalar üzerine kurulu. Facebook’ta yaptığınız aramalar size Bing kaynaklı sonuçları sunarken, Blackberry akıllı telefonlarda (eğer değiştirmezseniz) aramalarınız Bing üzerinden gerçekleşiyor. Çin pazarının hakimi Baidu ise İngilizce aramalarda Bing desteğini arkasına almış durumda.
Geçtiğimiz aylarda Türkiye pazarına giriş yapan Yandex de Microsoft’unkine benzer bir strateji üzerinden ilerliyor. Şubat ayında Yandex’in Twitter’ın gerçek zamanlı aramalar için yeni ortağı olduğunu sizlere duyurmuştuk. Microsoft’un da benzer bir çalışma içerisinde olduğu biliniyor.
Yandex’in menüye kola kategorisinden mi giriş yapacağı yoksa farklı tatlar arayan müşteriler için yeni bir alternatif mi sunacağı sorusu akıllara geliyor. Türkiye’de üst üste sunduğu hizmetler ve televizyon reklamları ile öne çıkmaya çalışan Yandex’in arama deneyiminde Google ve Bing’ten farklı olarak sunduğu bir yenilik henüz yok. Menüdeki en egzotik tad olarak geçtiğimiz günlerde trafiğini %227 arttırdığını açıklayan, kişisel mahremiyete verdiği önem ve reklam politikası ile sempati toplayan DuckDuckGo‘yu gösterebiliriz.
Peki menüde neden ayran yok? Türkiye’den neden bir arama motoru çıkmadığı sorusu sık sık gündeme gelir. Malumunuz arama motoru yüksek teknoloji, maddi güç ve muazzam bir iş planı gerektiriyor. Google’ın iş modelini (video paylaşım sitesi, sosyal ağ, harita ve diğer hizmetler) benimseyen ve devlet tarafından desteklenmesi muhtemel Türk yapımı bir arama motoru Yandex ve Baidu’nun ülkelerinde yaşadığı başarının aynısını Türkiye’de yaşayabilir. Ancak ülkemizde internet teknolojileri henüz e-ticaret seviyesinde iken bu tür bir girişimi önümüzdeki zaman dilimi içerisinde beklemek de yanlış olabilir.
Yazının son paragrafı içler acısı, bu tür bir girişimin beklenmeyeceği nasıl söylenebilir? Bu tür bir girişim zaten var gelişim aşamasında olmaları önemli değil ama bu sektöre atılan Geliyoo arama motoru, ara.com.tr, yine BTK nın bir arama motoru çalışması, ttneten başka bir atılım mevcut.. Bu son paragrafta söylenmek istenen devlet desteği ise; umarizki devletimiz bu çalışmalara diğer ülkelerin kendi arama motorlarına verdiği destek gibi desteğini verir ve internet sektöründeki bir kategoride yabancı kaynaklara muhtaçlığı ortadan kaldırmak için bir adım dahi olsa atılmış olur.
“Google’ın iş modelini (video paylaşım sitesi, sosyal ağ, harita ve diğer hizmetler) benimseyen ve devlet tarafından desteklenmesi muhtemel Türk yapımı bir arama motoru Yandex ve Baidu’nun ülkelerinde yaşadığı başarının aynısını Türkiye’de yaşayabilir. Ancak ülkemizde internet teknolojileri henüz e-ticaret seviyesinde iken bu tür bir girişimi önümüzdeki zaman dilimi içerisinde beklemek de yanlış olabilir.”
Ahmet merhaba,
Aslında aynı şeyleri söylüyoruz. Yalnızca Google, Bing, Yandex’ten bahsederken aynı cümle içerisinde Geliyoo, ara.com.tr ve henüz ortaya atılmamış BTK ve TTNET girişimlerinden bahsetmek bence biraz talihsiz olmuş. Geliyoo ve ara.com.tr’yi bu işe meraklı olmayan kaç kişi biliyor ve kullanıyor? Sunduğu hizmetler Google ve diğerleriyle yarışacak düzeye önümüzdeki bilmem kaç yıl içerisinde ulaşabilir mi sence?
Bir tarafta bol milyar dolarlı bir pazarın oyuncuları diğer tarafta ise kimsenin farkında olmadığı girişimler. Ben yazıda daha büyük daha iddialı girişimlerden bahsediyordum.
Yandex’in yaptığı yenilikler de var, müzik servisini mesela. Oldukça isabetli bir yenilik.
Sizde yerine göre haklısınız, atalarımız boşuna dememiş “zenginin malı züğürtün ağzını yorar” sözüm meclisten dışarı kusur ettiysem özür dilerim fakat milyon dolarlık şirketlerden bahsedip evet işin meraklıları haricinde kimsenin fark etmediği projeleri dile getirmemek (ufacık bir katkı dahi olsa bunu es geçmek) atasözünün yerinde olduğunu gösterir mi diyelim? Yani, biz de onların üzerinden prim yaptığımızı düşünerek hep zenginden mi bahsedelim, bize kimsenin bilmediğinden fayda yok biz herkesin bildiğini dolandırıp yine aynı şeylerimi anlatalım. Ve dediğiniz gibi devlet desteği olmadan milyon dolarlık olamazsınız ozamanda kendinizden söz ettiremezsiniz fakat biz söz edelimki bakkal süpermarket olsun devlet sahip çıksın onlarda bize en iyi hizmeti sunabilsin.
Aslında ana fikriniz açık, bende aynı şeyi söylüyor ve destekliyorum. Devlet vatandaşlarının projelerine sahip çıkmalı benim dikkat çekmek istediğim yazınızdaki sonuçlandırma okurlarınızın dikkatine buyüzden dediğiniz gibi kimsenin fark etmediği bu arama motorlarına siz bir işaret etseniz de bu sefer yazınızın sonuçlandırması hem okurlarınızın hemde devletin dikkatine olmasıdır.
Cevabınız için teşekkürler. (sizler gibi kendi okurları olan güzel analiz yapan başarılı arkadaşların bence her fırsatta yabancı girişimcilerden bahsederken yazının içerisinde birde yerli projelere bir cümlede olsa yer vermesi size birşey kaybettirmeyeceğine inanıyorum)