Yeni bir iş kurabilmek için ille de mevcut işinizden ayrılmanız gerektiğini mi düşünüyorsunuz? Belki bir on- yirmi yıl önce bunun geçerli olduğunu düşünebilirdik, ancak artık şartlar ve imkânlar çok değişti. Bugün ek iş gibi gözüken birçok atılım, büyük şirketlere dönüşebiliyor.
Ek iş olarak başlayın ve yaptığınız işi asla küçümsemeyin
Ek iş derken tabi ki kast etiğimiz şey, katalogtan temizlik ürünü ya da kozmetik malzemesi satmak değil. Orijinal olarak ürettiğiniz ya da sıfırdan başladığınız ve sadece size ait olan bir şeyden bahsediyoruz. Eğer emek eder ve akıllı planlar yaparsanız, başarı sizi bekliyor.
Tabi tekrar etmede fayda var. Burada bu işe verdiğiniz değer çok önemli. Kenarda dursun, belki kendi kendine büyür diye bir şey yok. Ekininizin büyümesini istiyorsanız, onu sulamasını, gübrelemesini, çevresindeki yabani otları yolmasını bileceksiniz.
Peki ek iş olarak attığınız adımlar size nasıl faydalar sağlar?
Girişimcilik: Ek iş, iş gücünüzü test etmeniz için harika bir fırsattır. Maaşlı işiniz sayesinde kendinizi güvene alırken, bir yandan iş yönetimi yönünüzü güçlendirebilirsiniz.
Profesyonellik: Ek iş yapmak sizin yaratıcı kimliğinizi ve girişkenliğinizi öne çıkarır. Tanıştığınız kişilerle, iş arkadaşlarınızla yeni bir uzmanlık paylaşmanızı sağlar. İtibarınızı artırır.
Kültürel etki: Yeni iş bağlantıları, size yeni ortamların kapılarını açar. Daha önceden ulaşılmaz görünen şirketlerin kapıları bir anda açılıverir. Bu düşünce yapınızı, ideolojilerinizi zenginleştirir. Fırsatlarınızı artırır.
Duygusal etki: Kendi kendinize inşa ettiğiniz bir işte başarı sağlamak, sizi oldukça mutlu eder. Seltz’in yaptığı araştırmaya göre kendi ek işini kuran kişiler, diğer insanlara göre daha mutlu oluyor.
Microsoft ve NYT’nin üstlendiği, yazar Steven Johnson tarafından yapılan bir araştırmada, ek iş yapmanın sadece üretkenliği değil, aynı zamanda yaratıcılığı ve yenilikçi anlayışı da yükselttiği ortaya çıktı.
Y jenerasyonunun %55’i iş yerlerine olan yabancılık hissinden bahsetmiş. Bu da onların işlerine çok bağlı olmadıklarını gösteriyor. Oldukça ciddi bir bölümü de işlerini sıkıcı buluyor.
Yani bu y jenerasyonunun üretmesi ve keşfetmesi lazım. Bu sebeple, ek iş kültürünü oluşturmak şart. Yepyeni bir defter açmak, eski modaydı. Artık defterin yanında güzel bir not defteri tutmanın başarı oranı daha yüksek.
Peki bunu nasıl yaparsınız?
Vizyon belirleyin
Başarı için nasıl bir hayat yaşamak istediğinizi belirlemeniz gerek. Gezmek mi istiyorsunuz? Evde oturup çocuklarla vakit mi geçirmek istiyorsunuz? Daha çok boş zamana mı ihtiyacınız var? Sevdiğiniz şey üzerinde durmadan çalışmak mı daha hoş olurdu? Siz karar verin, ardından yol alın.
Tutkulu ve meraklı olun
Herkes doğuştan tutkulu ve ilgili olmayabilir ama bu hiç olmayacağınız anlamına gelmez. Diyelim ki sosyal medyadan hoşlanmıyorsunuz, ancak sosyal medya, işinizi büyütmenizde çok faydalı olabilecek bir mecra. Öğrenin, yeni yollar düşünün. Bilmeden, kestirip atmayın.
Tüm alanları bu şekilde araştırın. Öğrendikten sonra istemediklerinizi azaltırsınız, ancak ilk öğrenmeniz gerek.
İlgi alanlarınızı keşfedin
Deneyin, test edin, ölçün. Sevdiklerinizi, nefret ettiklerinizi belirleyin. Bu keşif, fazlalığı azaltacak, odağınızı güçlendirecektir.
Yönünüzü buldunuz mu? düşüncelerinizi kağıda dökün. Ürünler yaratın. Test etmek için çevrenizdekilere fikrinizi açın, ilgili olup olmadıklarını ölçün. Farklı insan tipleriyle deneyin bunu.
Ne istediğinizi buldunuz mu? şimdi kendinizi buna adama zamanı!
Televizyon kapatın. Sosyal medyada 90 dakikadan fazla harcamayın. E-postalarınızı kontrol edin.
Girişimcilik, bilinen yolları izlemek değil, yeni yollar inşa etmektir. Bilinenleri bir kenara bırakın, kendinize inanın.
Bu işte en büyük sıkıntı zaman yönetimi olsa gerek.
Aynı fikirdeyim.