Zaman içerisinde her insan, düşünce hızının ve kapasitesinin azaldığını veya düştüğünü hissedebilir.
Bu çoğunlukla da doğru sayılabilir. Biyolojik nitelikler taşıyan insan beyni, yaşlandıkça belli kabiliyetlerini kaybedebilir. Fakat yine bir başka organ gibi beyni zinde tutmak da belli yöntemler dahilinde mümkün.
İşte yıllar geçmesine rağmen beyni genç ve zinde tutmanın 9 yolu;
Susuz kalmayın
İnsan vücudundaki su oranı, fizyolojik birçok aktivite için hayati önem taşır. Beynin çalışması da bunların en önemlilerinden birisidir. Vücuttaki su oranın düşmesi, konsantrasyon kaybına ve uyuşukluğa sebep olur.
Vücuttaki doğru su oranını korumak için, güne iki bardak su içerek başlamak ve gün içerisinde her an içmeye hazır olarak bir şişe su taşımak da faydalı olacaktır.
Şekeri azaltın
Vücuda alınan şeker, tat anlamında keyif verici olsa da, beyin açısından pek sağlıklı değildir. Şekerin beyin üzerinde sersemletici bir etkisi olduğu bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır.
Şekeri azaltmanın en iyi yolu, ofis veya ev ortamında ulaşılabilir olmasını önlemeye başlamaktan geçiyor. Vücudun şeker ihtiyacını doğal olarak tatlı olan gıdalardan karşılamak da şekeri azaltmada yardımcı olacaktır.
“Abur cubur” tehlikesi
“Abur cubur” sınıfı içinde sayılabilecek aşırı tuz veya yağ içerikli gıdalar, beyin fonksiyonları üzerinde olumsuz etkilere sebep olurlar. Bu tip gıdaların tehlikesi, özellikle hidratasyon sorunlarına zemin sağlamalarıdır.
Gün içerisindeki atıştırmaları tamamen terketmek mümkün değilse bile, tercih edilen gıdaların içeriklerine dikkat ederek, doğal yağlardan üretilen gıdaları tüketmek mümkün olabilir.
Omega-3
Omega-3 yağ asitleri, beyin için son derece faydalıdır. Beynin çalışma faaliyetlerine sağladığı büyük desteğin yanında, stresi azaltıcı etkileri de göz ardı edilemeyecek seviyede yüksektir. Ufak bir hatırlatma, Omega-3 balıklarda özellikle somon balığında yüksek miktarda vardır.
Antioksidanlar
Bilindiği gibi, insanlar yaşlandıkça beyin hücreleri yıkıma maruz kalır. Antioksidanlar vücuttaki hücrelerin yıkımını yavaşlatarak, daha uzun süre zinde kalacak bir beyne sahip olmanızı sağlar. Antioksidanlar en fazla, bazı baharatlarda ve yeşil çay gibi bitki çaylarında bulunmaktadır.
Kafein tüketimini azaltın
Daha önce bir başka yazımızda daha detaylı şekilde açıkladığımız üzere, kafeinin zararları ne yazık ki faydalarından çok daha fazla. Özellikle beyin üzerinde uzun vadeli sorunlara sebep olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış durumda.
Alkolü azaltın
Alkol, hidratasyona sebep olarak vücuttaki su oranını dengesizleştiren unsurların başında gelmekte. Bunun yanında beyin için büyük önem taşıyan B1, B6 ve B12 gibi vitaminlerin de eksikliğine sebep olmakta. Tüm bunlar göz önüne alındığında alkol kullanmaktan vazgeçmek veya en azından azaltmak gerçekten beyin için faydalı olacaktır.
Egzersiz yapın
Fiziksel egzersizler, vücuttaki kan akışını daha dinamik hale getirmenin en önemli yoludur. Ve bu da daha düzgün kan akışıyla dengelenmiş, sağlıklı ve dinç bir beynin anahtarı anlamına geliyor.
Stres yönetimi
Moral ve stres her ne kadar sinirsel gibi algılansa da, fizyolojik etkileri yadsınamayacak ölçüde yüksektir. Stres, tansiyondan hafıza kabiliyetlerine kadar sağlığı gerçekten tehdit edici bir faktör haline gelebilir.
Yorumlar (0)