Çevresi geniş biriyle tanıştığımızda kafamıza ilk olarak “Bu kişinin bana nasıl bir yardımı olur?” sorusu gelir. Yani aslında network dediğimiz olay bu. Biriyle tanışırsın, o seni biriyle tanıştırır, sen onu birileriyle tanıştırırsın böylece geniş bir ağın olur ve iş yaparken de bu ağından yararlanırsın.
Likaable Local’ın kurucusu ve aynı zamanda “The Art Of Peope (İnsan Sanatı)” kitabının yazarı Dave Kerpen, biriyle tanışırken hemen ondan iyilik istemememizi öneriyor.
Dave kitabında, müşteriyle, üniversitede veya başka sosyal ortamlarda ilk tanıştığımız birine “Bana nasıl yardım edebilirsin?” tarzı sorular sormamamız gerektiğini açıklıyor. Onun yerine “Ben sana nasıl yardım edebilirim?” sorusunu sormanın çok daha yararlı olacağını da ekliyor.
Dave sizin yardım etme talebinin iki sonucu olacağını söylüyor. Birincisi, gerçekten ona nasıl yardım edeceğinizi size açıklar ve siz yardım edersiniz. Bunun sonucunda minnet duygusu oluşur ve o da size yardım etmek için can atar. İkinci durumda da sizin ona nasıl yardım edeceğinizi bilemez ve yardımınız kabul etmez. Bunun sonucunda yardım etmemiş olursunuz ama karşı tarafa onun için endileşendiğiniz ve onun işlerini önemsediğiniz duygusunu verirsiniz. Bu durum sonuncunda da yine size yardım etme ihtimalini yükseltmiş olursunuz.
Bu iki durumda da sonuç bizim için gayet iyi. Bu sorunun işe yaramamasının bir tek nedeni olabilir. O da karşıdaki sizin ciddiyetinizi alamamış olabilir. Yani sizin gerçekten yardım etmek istediğinizi hissetmemiş olabilir. Burda da iş tamamen size kalmış. İçten bir teklifle bunun da sorun olmayacağını düşünüyorum.
Yorumlar (0)