Dün akşam saatlerinde Google Blog üzerinden tüm dünyaya sunulan Google+ Projesi ile ilgili Türkiye’deki ilk bilgilendirme haberini yapma şansını yakalamış ve kısaca üründen bahsetmiştik. Şimdi de Google’ın yeni gözbebeğini daha yakından tanıtmak istiyoruz.
Google+ Projesi, Google’ın mutlaka başarılı olmak istediği ve bu konuda gerekirse risk alabileceği “sosyal ağ” dünyasının yeni üyesi. Bu açıdan dünyanın tartışmasız lideri durumunda olan Facebook’a da rakip olarak gösteriliyor. Her ne kadar bu karşılaştırma normal görünse de Google+ Projesi’nde küçük ancak önemli bir farklılık yer alıyor. Bu farklılık, Google’ın Facebook’un hizmetlerini olabildiğince sunma çabasından ziyade Facebook’un ürünlerinin her birinin bir sonraki sürümlerini / işlevlerini sunma amacı güdülüyor olması. Yani Google bu kez Facebook’un sonraki adımlarını tahmin ederek ortaya işlevsel bir ürün ortaya koymuş. Proje başarılı olur ya da olmaz ancak taklit etmekten çok daha iyisini sunarak ileri görüşlü giriş yapma stratejisini şimdiden kutlamak gerekir.
İnsan ilişkilerini oluşturan parçacıkların sabit ve genelgeçer özelliklere sahip oluşu, sosyal ağ projesi üretiminde de belli başlı ve kimilerine göre aynı özelliklerin sunulmasını gerektiriyor. Bir önceki paragrafta da belirttiğim gibi her ne kadar benzer özellikler sunuluyor olsa da önemli olanın bir sonraki adımı doğru tahmin etmek olduğunun bir kere daha altını çizelim. Bu doğrultuda Google+ Projesi’ni oluşturan iletişim parçacıklarının ne gibi özelliklere sahip olduğunu ve nasıl bir bakış açısı sunduklarını sizlere iletelim.
Circles – Çevreler
Google’ın sosyal ağ dünyasına bakışında yer alan iletişim eğilimlerinde önemli olan kıstasın “akran grubu” olduğunu görüyoruz. Google Çevreler özelliği de tamamen bu düşüncenin bir ürünü. Kendiliğinden var olan aile ve yaşamla biçimlenen akran çevresini oluşturan arkadaş, dost, iş arkadaşı ve eski arkadaş şeklinde örneklendirebileceğimiz çevre unsurlarını ayrı ayrı gruplandırmayı sağlayan Çevreler, bu sayede doğru çevreyle doğru iletişimin kurulmasını kolaylaştırıyor. Ne paylaştığınız kadar kiminle paylaştığınız da önemli olgusu ve Google’ın bu teşhisi sonrasında işlevsel bir hizmetin sunulması amaçlıyor.
Sparks – Konular
Yeni tanışan insanların birbirlerine sordukları ilk sorular arasında mutlaka yer alan; yer almasa da zamanla kendisini açığa vuran ilk öğelerden olan “ilgi alanları”Konular’ın merkezini oluşturuyor. Bu çerçevede, dünyanın en iyi arama motoru teknolojisine sahip olunmasının da avantajı sonuna kadar kullanılarak kişilerin ilgi alanlarına dair en iyi ve kaliteli içeriklerin sunulması amaçlanıyor. Bu özellik, bir sosyal ağ sitesinde ne amaçla yer alabilir sorusunun net bir cevabının şu anki bilgilerle ifade edilmesinin zor olduğunu da belirtelim.
Hangouts – Videoyla Sohbet Odaları
Türkçe karşılığı her ne kadar “videoyla sohbet odaları” olarak ifade edilmeye çalışmışsa da bu özellikle ilgili söylenenler daha çok “görüntülü takılmalar” ifadesiyle net bir anlam kazanıyor. Zira bu özellik ile birlikte gerçek hayatta gidilen bir mekânda karşılaşılan arkadaşlarla sohbet eder gibi nerede olursanız olun planlı ya da plansız bir sohbetin ortasında kendinizi bulabiliyorsunuz. Bir ya da birden fazla kişinin dâhil olabildiği bu görüntülü sohbet uygulaması ile dijital ve akıcı bir sohbet ortamı yaratılıyor.
InstantUpload – Anında Yükleme
Bir anın fotoğrafa dönüşmesi ve o fotoğrafın paylaşılması hız ile doğru orantılı bir şevkle gerçekleşir. Google bunu dikkate almış bir şekilde, fotoğrafın çekilmesi ve arkadaşlarla paylaşılmasını seri bir bütünlük içinde değerlendirmiş. Mobil cihazlar üzerinden çekilen fotoğrafları var olan en seri teknolojinin kullanılması, istediğiniz kişilerle paylaşmanızı sağlayan “Anında Yükleme” özelliği ile neredeyse fotoğraflar çekildiği anda paylaşılmış olacak.
Huddle – Grup Sohbeti
Halihazırda birçok mesajlaşma hizmeti onlarca iletişim aracı üzerinden sunuluyor. Ancak iş çoklu ve işlevsel bir sohbet/iletişim ortamının yaratılmasına gelince durum bir anda değişiyor. Çünkü şu anda mobil ürünler başta olmak üzere birçok öncül iletişim aracı üzerinden kararlı bir şekilde çoklu ve akıcı iletişim ortamı sunabilen bir ürün yok. Google Grup Sohbeti ile büyük olasılıkla bu ihtiyaç karşılanacak. Zira kısa mesaj yazma ve sohbet aracı kullanma arasındaki konuma denk gelen ve ana ihtiyaç şeklinde ifade edilebilecek bir iletişim hizmeti sunuluyor. Bir ya da birden fazla kişiyle kolay ve akıcı bir şekilde yazılı iletişim kurabilmek mümkün kılınıyor.
Stream – Yaşam Akışı
Google+ ile birlikte gelen tüm parçacıkların sağladığı tüm özellikleri kullanarak gerçekleşen iletişim ve paylaşım unsurları sonucunda ortaya çıkan “kişinin yaşam öğeleri” bu alan üzerinde sunuluyor.
Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi Google, bahsettiğimiz tüm bu özelliklerle rakiplerine ister istemez benzer ancak ve ondan ziyade yenilikçi bir ürün ortaya koymayı amaçlıyor. Bu noktadaki kilit araç ise mobil teknoloji olarak görünüyor. Bir internet sitesi olarak dünyaya merhaba diyen Facebook zamanla mobil dünyaya adapte olmaya çalışmış ve bu konuda başarısız da olmamıştı. Ancak Google+ Projesi doğrudan mobil dünyayla içli dışlı bir şekilde hayata geçiyor. Bu da demek oluyor ki, ürünü oluşturan servisler iyiyse mobil cihazların kullanım yoğunluğuna bağlı olarak ciddi bir Google+ ağırlığı hissedilebilir. Google yöneticilerinin bu projenin dönütünü uzun bir süre aralığı sonrasına bırakıyor olmaları; büyük bir olasılıkla olumlu gelecek dönütün mobil cihazların çok daha yaygınlaşmasıyla birlikte kendisini göstereceği, vardığımız yargının doğruluğunu pekiştiriyor. O zamana kadar Facebook cephesinden daha işlevsel mobil deneyimler sunulması halinde ciddi bir rekabetin yaşanabileceğini söyleyebiliriz. Ancak konuyu sadecebir internet sitesi temeline indirdiğimizde Facebook’un kalesi milyonlarca taştan oluşuyor ve Google+ bu noktada yetersiz kalabilir.
Son olarak Google+ Projesinin hala gelişmekte olan bir çalışma olduğunu belirtelim. Bu çalışma sürecinin genel kullanıma sunulmasının ardından geçen süreden olabildiğince az bir zaman kesişimi yaratmak için “davet etme” yoluna giden Google’ın bu tür davranışlarına alışığız. Mobil yönü güçlü olan bu ürün şu anda Android Market üzerinde yer alıyor ve bir süre sonra da iPhone başta olmak üzere diğer taşınabilir cihazlara da sunulacak.
Yeni olmasa da yenilikçi ve ileri görüşlü bir sosyal ağ ürünü olduğunu düşündüğüm Google+ Projesinin hangi süreçlerden geçeceğini birlikte göreceğiz.
Facebook’un fazlasıyla endişelendiğini tahmin etmek güç değil, Facebook devri tahmin edilenden çok daha kısabir sürede bitebilir, umarım Google’ın projesi tutar da Facebook diretmelerinden kurtuluruz artık.
Öncelikle Larry Page ve Sergey Brin’i tebrik ediyorum böyle bi projeye başladıkları için ve zaten Google’a yakışanda bu bence Google artık tüm dünyada gitgide gelişen ve gelişmeyede hala devam eden üstelik yeni yeni çalışmalarıylada kullanıcının dikkatini çeken bir simge haline geldi. google’ın bu projesini içtenlikle destekliyorum ve başarılı bir proje olacağına inanıyorum.
Onur, çok güzel bir değerlendirme olmuş. Teşekkür ederim.
Google kullanıcılarının kolaylıkla google+’a adapte olacağı düşünülürse (picasa’da fotoğraflarımız; youtube’ta beğendiğimiz, izlediğimiz videolar; gmail’den kalma kayıtlı alışkanlıklarımız) aslında azımsanmayacak bir kitle şu anda google+ kullanıcısı sayılır.
Yazıda da söylendiği gibi mobil ağırlıklı olması, facebook’a rakip olmayı sağlayacak en önemli öğelerden.
O değil de bir path.com vardı, ona ne oldu? :)
Zaman içinde neler olacagı belli olur :)
Keşke tutsa diyeceğim bir proje, inceliyorum son 2-3 saattir, ben beğendim.
Fakat deneyen diğer arkadaşlarımın yorumları maalesef kullanımının karışık olduğu yönünde. Bir çok kullanıcının algısını aşan bir sistem, basit gibi görünse de uğraşmaktan keyif almak gerekiyor. Geek işi gibi ve bu açıdan kullanamayacak çok insan olacaktır.
Bir kısmı arkadaşım da pazarlama mecrası olarak değerlendirme fırsatı olmadığı için Facebook’un yerini alamayacağı yönünde. Yani like yapıp bedava bilet kazanacağınız bir konser haberinin olacağı sanatçı fan sayfası yok. Bu açıdan bakılırsa sanırım haklılar. Topluluk oluşturma ve paylaşımları Facebook gibi herkese açmak zorunda olmama zorunluluğunuz tartışmasız daha iyi.
Eğer Google+ projesi tam yerine oturursa, sosyal ağlar fasa fiso olabilir.
Bu iste rekabet ve dengeler onemlidir, nasil google’in tek basina lider olmasi tehlikeli ise facebook’unda oyle. Rekabet hizmet getirir.
Böyle bir projenin günümüz insanlarını çok etkileyeceğini tahmin edebiliyorum.Çok başarılı buluyorum google’yi.Larry Page ve Sergey Brin’i tebrik ediyorum burdan. başarılar
lifestream malesef Facebook un eski “wall” uygulamasında ileri gidemeyecek gibi, bunun yanında Facebook ise Google’ın bu çıkışına karşılık olarak platformunu nerdeyse tamamen ayrı bir boyuta taşıdı.. Artık Google+ daki lifestreame karşılık hem görsellik hem de işlevsellik olarak çok daha üstün olan “Facebook Timeline” var, grup chat deseniz zaten var, şu durumda google ın tek artısı şu mobil olayını daha iyi kullanması ve video hangout özelliği. Bunun yanında artık Facebook size yeni hzimetler sunuyor, “Facebook Developers” adlı uygulama sayesinde facebook içinde kendi amaçlarınıza yönelik bir web sitesi açabiliyorsunuz, istediğiniz şekilde bir mobil facebook uygulaması veya normal bir uygulama oluşturabiliyorsunuz. Bu dört büyük gelişmeyi ve bunun yanında kullanıcı arayüzüde yapılan ufak tefek ama yararlı değişiklikleri Google+ a karşı kullanan Facebook, şu an itibariyle kullanıcılarına “Facebook neredeyse mükkemmel” dedirtiyor. Bence google ın hiç şansı kalmadı…