Google, her yıl dünyanın dört bir yanından milyonlarca iş başvurusu alıyor ve yine her yıl bu başvuruların binlercesini kabul ederek, bünyesine yeni insanlar ekliyor.
Bu süreç 6 hafta sürüyor ve her aday, potansiyel patronları, iş arkadaşları ve işe alma komitesi tarafından takip ediliyor. Google’ın insan kaynakları departmanının kıdemli baş yardımcısı Laszlo Bock, “Work Rules!” adlı kitabında, bu konuya değiniyor. Bock’un dediğine göre bu hayli zaman alan bir süreç, ancak bu aynı zamanda sürecin kısaltılmış hali. Bunun sebebi ise, işe alım sürecini daha verimli hale getirmek.
Şirketin ilk kurulduğu zamanlarda, her yönetici, haftada 4 ile 10 saatini, iş alımlarına ayırabiliyordu. 2013’te şirketin 40.000 çalışana ulaşması, bu süreyi haftada bir buçuk saate indirdi. Şu an Google, 60.000 çalışana sahip.
Bock, yıllar süren araştırmaların ve deneyimlerin ardından, Google’ın 4 prensibi temel aldığını belirtiyor. Dilerseniz, bu prensiplere yakından bakalım.
1. Standartlarınızı yüksek tutun ve asla ödün vermeyin.
Birinin aradığınız pozisyona layık olduğunu anlamak için çıtanızı her zaman yüksek tutun ve asla indirmeyin.
Bock’un dediğine göre, iyi bir elemanın sırrı, o işi sizden daha iyi yapabileceğine inandığınız kişiyi seçmekten geçtiğini söylüyor. Bu tüm pozisyonlar için geçerli. Mesela bir yönetici asistanı olarak sadece telefonlarınıza bakan ve haftanızı programlayan birini seçmeyin. Hayatınızı kolaylaştıracak ve sizi sizden daha iyi tanıyabilecek biriyle anlaşın.
Aradığınız elemanı bulmak zaman alsa da bekleyin.
2.Adaylarınızı kendiniz bulun.
Google, sadece yurt dışında çalışacak bir ekip bulma gibi durumlarda insan kaynakları şirketleriyle çalışıyor. Bunun haricinde tüm ekibini kendisi araştırıyor.
Şirket daha önce Monster ile çalışıyordu, ancak şirketin kötüye giden ünüyle beraber bu anlaşmayı bozdu.
Google, bugün kendi kariyer portallarıyla hareket ediyor ve çalışanlarının yardımıyla uygun adaylara ulaşıyor. Bock, bir şirket büyümeye başladığında en iyi bağlantılara sahip olan bağlantılarla iletişime geçin diyor.
LinkedIn, Google+ gibi platformlarda da, şahısların yeteneklerini keşfetmenin faydasını da ayrıca ekliyor.
3.Objektif bir işe alım için birden çok kişinin görüşünü alın.
Söz konusu Google gibi büyük bir şirket olduğunda, her adayla görüşme yapabilecek birçok elemana sahipsiniz demek oluyor. Ama Bock, küçük şirketlerin de işe alım sürecinin tek kişi tarafından gerçekleştirilmemesi gerektiğini söylüyor.
Aynı konumdaki ve alt konumdaki çalışanlardan oluşan bir grup eşliğinde görüşme yapmanın faydalı olacağını belirten Bock, farklı görüşlerin, nesnelliği artırdığını söylüyor. Görüşmeyi yapan her kişi, detaylı not alıyor. İşe alım sürecinde bu notlar sık sık birbiriyle karşılaştırılıyor ve sonuçta en iyi karar veriliyor.
4.Adaylara, ekibe katılmaları için güçlü sebepler verin.
Eğer kişi şirketinize girme konusunda bazı şüpheler taşıyorsa, ona nasıl insanlarla çalışacağını gösterin ve bunun onun için müthiş bir fırsat olduğunu kanıtlayın.
Bock’a göre, adayın işinde önemli gelişmeler kaydetmiş insanlarla çalışacağını bilmek ona heyecan katacaktır ve iş yerinin değerini anlayacaktır.
Yorumlar (0)