Hepimiz internet çağında yaşıyoruz, çoğumuz Facebook üyesi…
Birazımız Facebook’tan farklı sosyal ağların varlığından haberdar, çok azımız internet geleceği üzerine kafa yormakta…
Facebook: “Tüm arkadaşlarını bulabiliyorsun…” mottosuyla pazarlanan, sırf bu pazarlama nedeniyle birçoğumuzun üye olduğu ve bu pazarlamaya inanan diğer arkadaşlarımızın da sisteme üye olmasıyla, arkadaşlarımızı bulduğu popüler sistemin adı.
Üye olur olmaz, eski arkadaşlara ilişkin grupların kurulduğu, mesajların atıldığı…
Kurulan gruplardaki eski arkadaşlarla planlanıp yapılan birçok buluşma, artık hiçbir ortak noktası olmayan hayatları ve asıl özlemin eski arkadaşlara değil eski hayata olduğunu ortaya çıkarsa da, yüzümüz de hoş bir gülümseme bırakmaya yeterli olsa da, aynı grupla tekrar bir buluşmanın planlamadığı sistem.
Artık dünyaya geldiği ilk günden beri tek sabiti olan yirmi dört saatinin, internete ayırdığı kısmını en etkili kullanmayı isteyen akil insanlar için sosyalleşme (Web 2.0) dönemi yavaş yavaş bitmekte, yeni bir dönemin sayfaları hızla açılmaktadır.
Facebook ve benzeri sistemlerle artık gereğinden fazla sosyalleşmiş olan dünya insanı yavaş, yavaş kendisi için asıl önemli olanın farkına varmaya başlayacak ve şunu anlayacak; “Sosyalleşmenin değeri, yaşanılan hayatın önceki evrelerinde ortak zaman geçirilen kişilerle tekrar zaman geçirince değil, şu an içinde bulunduğumuz hayat şartlarında ortak özelliklerimizin olduğu insanlarla zaman geçirince anlaşılmakta.”
Ve bunu fark eden internet kullanıcısı, hiçbir amacı olmayan yatay sosyal ağ mantığından, niş bir alan üzerine odaklanmış dikey sistemlere geçiş yapacak.
İnternetin 1-2 yıl gibi yakın bir sürede yaşayacağı temel dönüşümlerin başında gelen ve Web 3.0’a geçiş olarak isimlendirilen bu yeni dönemde önem kazanan, internette zaman kaybetmek değil, internetten zaman kazanmak olacak.
Google’ın bugüne kadar farklı servisleriyle hakkımızda toplandığı verileri birleştirmesi ve bu veriler ışığında çıkarımlar yaparak giderek akıllanması bunun en belirgin örneklerinden olacak.
Google üzerinden yaptığımız aramalarda çıkan sonuçlar arasında kaybolmak ve aradığımız içeriği bulamamak yerine, çıkan sonuçların yavaş yavaş bizim için en doğru sonuç olmaya başladığını görmek akıllı internet çağına geçtiğimizi fark ettiren ilk belirti olacak.
İlk örneklerini yazı tabanlı içeriklerle görmeye başlayacağımız akıllı internet dünyasının ikinci adımı resimler üzerine atılacak.
Gelişen dijital fotoğrafcılık yapısıyla hayatımıza girmeye başlayan HD (High Defination) görüntü teknolojisi, Web 3.0 dünyasında resim tabanlı teknolojilerin temelini oluşturacak. HD görüntü teknolojisini gelişmesiyle artık çektiğimiz resimleri Facebook ya da benzeri ortamlara yüklendiğimizde, resimde yer alan arkadaşımız elindeki çanta veya babamızın kolundaki saat tanımlı ve üzeri tıklanabilir olacak.
Tıkla al tabanlı bir sistem ile eBay, Amazon gibi farklı alışveriş sitelerine yönlendirilen kullanıcılar resimdeki (yani aslında babamızın kolunda yer alan) saatin özelliklerine üzerine tıklayarak erişebilecek ve internet üzerinden hızlı satın alabilecek.
2015’lere gelindiğinde ise karşımıza Web 3.0 en büyük adımı olan akıllı video içerikler çıkacak. Video içeriğin her saniyesine meta data giydirilmesiyle elde edilecek akıllı videolar ile akışkan datalar üzerinde arama yapmak imkanlı hale gelecek. Ve böylece sadece sözü edilen sahneleri izlemek mümkün hale gelecek.
Örneğin Cem Yılmaz’ın stand-up kaydını izlerken, içerisinde belirli bir desibelin üzerinde kahkaha’nın atıldığı yerleri bulup en komik anları izleyebilmek ya da “Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı” filminde “İnek Şaban” karakteriyle (Kemal Sunal), “Güdük Necmi” karakterinin (Halit Akçetepe) aynı karede olduğu sahneleri aramak mümkün hale gelecek.
Dengelerin hızla değişeceği, Google’a rakip olarak Yahoo ve Bing’in değil, Hakia ve benzeri anlamsal arama motorlarının gösterileceği (Hakia, Türk yapımı anlamsal arama motorudur), birbiri ardına mantar gibi çoğalan video paylaşım sitelerinin anlamsallığa geçişte gereken büyük alt yapı yatırımları nedeniyle birbiri ardına yok olmaya başlayacağı ve sadece veri olarak güçlü olanın ayakta kalabileceği, insanların çektiği resimleri internette paylaşırken artık daha dikkatli olacağı internet dünyası yakında..
Konu hakkında daha detaylı örnekleri görmek için SAP Türkiye’den Uğur Candan ve Microsoft Dubai’den Nuri Çankaya’nın birlikte yazdığı Web 3.0: Her Şey Çıplak isimli kitaba göz atmanızı tavsiye ederim.
Yorumlar (2)