LinkedIn, mevcut işini değiştirmek isteyenler ve işsiz kişiler için en etkili platformlardan biri olmayı amaçladığını geçtiğimiz haftalarda yayınladığı iPhone uygulaması LinkedIn Job Search ile de göstermişti. İş arayanlar için ayrı bir mobil uygulama yayınlayan sosyal ağ, kullanıcılar bilgisayar ekranından olmasa da LinkedIn aracılığıyla telefonlarından hayalindeki işlere kavuşabileceklerini böylelikle yeniden vurgulamıştı.
LinkedIn, haksız değil. Yerel iş arama sitelerinde aradıklarını bulamayan kullanıcılar için LinkedIn, global ve büyük firmalara ulaşma fırsatı sunuyor. Şehrinizdeki sektörünüzle ilgili firmaların iş ilanlarıyla sizi buluşturan LinkedIn bu açıdan iş arayışındaki kişiler için olmazsa olmaz bir platforma dönüşüyor.
Ancak eğer iş arıyorsanız ve bunun için LinkedIn’e başvurduysanız dikkat etmeniz gereken can alıcı noktalar var. Eğer hayalinizdeki işin avucunuzun içinden kayıp gitmesini istemiyorsanız aşağıda derlediğimiz ve maalesef birçok LinkedIn kullanıcısının yaptığı hatalara göz atmanızı tavsiye ederiz.
Boş ve zayıf bir LinkedIn profili
LinkedIn profiliniz doğal olarak bir yandan da sizin sosyal CV’niz. İş başvurusu yaptığınız anda şirketlerin dikkat edeceği ve ilk yöneleceği yer LinkedIn profiliniz olacak. Buradaki iş deneyimleriniz, eğitiminiz, sertifika bilgileriniz, daha önceki projeleriniz sizi diğer adaylardan öne çıkarma potansiyeline sahipken bunların doğru ve tam doldurulmamış olması sizin o işi kaybetmenize neden olacaktır. Ayrıca işverenlerin endorsement ve tavsiyelere de dikkat ettiğini belirtmeden geçmeyelim.
Sadece anlatmak ama göstermemek
Tamam çok iyi şirketlerde çalıştınız ve söylediğinize göre mükemmel projelere imza attınız. Ama nasıl? LinkedIn’de söylemek yetmiyor; göstermeniz de lazım. Profillere dahil edilebilen multimedya öğeleri işte bu yüzden var. CV’niz kadar portfolyonuza da dönüşebilen LinkedIn profilinize bu şekilde daha önceki çalışmalarınızın linklerini, görselleri ve videolarını ekleyerek rakiplerinizden öne çıkabilirsiniz.
Profil fotoğraf seçiminiz yanlış
LinkedIn’de vesikalık benzeri sadece yüzünüzü içeren fotoğrafların profil ziyaretlerini %1,100 artırdığını biliyor muydunuz? İşte işverenler de başvurularda tam olarak buna dikkat ediyorlar. Profil fotoğrafınızı boş bırakmanız ya da evcil hayvanınızın fotoğrafını koymanız size faydadan çok zarar sağlayacak ve işverenlerin profiliniz ne kadar mükemmel olursa olsun sizi göz ardı etmesine sebep olacaktır.
Profesyonel ünvanınız anahtar kelime ve detay içermiyor
Anahtar kelimeler LinkedIn aramalarında sizi öne çıkarırken işverenler için doğru kişiyi tespit etmeleri için de önem taşıyor. Geçmiş deneyimlerinizden gelen iş ünvanınızı doğru ve detaylı bir şekilde profilinizde belirtmeniz gerekiyor, zira bu bölüm en dikkat çeken profil kısmı. Ayrıca buraya sadece örneğin Pazarlamacı yazmanız yeterli değil. Daha da detaylandırarak Online kampanya yönetimi konusunda uzman dijital pazarlama müdürü gibi daha kapsamlı bir ünvan sizi daha iyi bir konuma taşıyacaktır.
Aktif değilsiniz
LinkedIn’e sadece iş başvurusu yapmak için giren biri olduğu izlenimi uyandırmak istemezsiniz, değil mi? Bu yüzden sektörü ne kadar yakından takip ettiğinizi gösteren durum güncellemeleri paylaşarak, gruplarda aktif olarak potansiyel işvereninize kendinizi gösterebilirsiniz.
Bağlantı sayınız yok denecek kadar az
Ne kadar çok bağlantınız varsa gelecekteki işvereninizin sizi o kadar güvenilir bulması muhtemel. Sadece 50 bağlantınız varsa işverenlerin sizi ciddiye alması da o kadar zorlaşacaktır. Ama burada sadece bağlantılarınızın sayısını artırmak için önünüze gelene talep gönderin demiyoruz, nitekim alakalı ve ortak bağlantılar sizin farkedilmenizi sağlayacaktır.
Yorumlar (1)