Araştırmalar henüz birkaç yıldır hayatımızda olan sosyal medyanın sadece sosyal paylaşım ve dijital iletişimden ibaret olmadığını gösteriyor. Kişilerin ruhsal durumlarına ve karakter tiplerine de etki eden sosyal medya, kullanıcıların bastırdıkları bazı mizaçsal özelliklerinin daha çok ortaya çıkmasına yol açtığı gibi toplumların DNA’sını da zamanla değiştiriyor.
Daha önce de paylaştığımız araştırmalar Facebook‘un kullanıcıları daha mutsuz, daha az tatminkar ettiğini ortaya koyarken Facebook’taki en baskın duygunun kıskançlık olduğunu gösteriyor. Best Computer Science Schools‘un son araştırması da sosyal medyanın karakterimize etkisini başka bir açıdan ele alıyor ve sonuç olarak sosyal ağların bizi narsist varlıklara dönüştürdüğünü iddia ediyor.
Best Computer Science Schools’un bir infografikle açıkladığı araştırma sosyal medyanın kişileri sadece kendini düşünen ve başkalarının onun hakkında ne düşündüğüne takıntılı insanlar haline getirdiği tezini savunuyor. Bunu da sebep ve örneklerle açıklayan araştırma sosyal medyanın kişiler üzerindeki negatif etkilerini çarpıcı bir şekilde ortaya çıkarıyor.
Narsisizmin belirtileri tek taraflı dinleme (sadece tezat olmak, aşağılamak, küçümsemek için dinleme), kendiyle meşgul olma (bencilleşme), kurallardan üstün olma (kendini herkesten, her şeyden önemli görme), eleştiri kabul etmeme, sorumluluk almama, çabuk sinirlenme (olumsuz eleştiriler ve yorumlara karşı anlık tepkiler gösterme) olarak özetlenirken şöyle bir baktığınızda bunların ortalama sosyal medya kullanıcılarında sık sık karşınıza çıktığını farkediyorsunuz.
California State University’nin araştırmasından örnekler barındıran infografik sosyal medyanın negatif etkileri arasında dikkat bozukluğu, bağımlılık, depresyon, narsist kişilik bozukluğu, şizofreni gibi psikolojik bozuklukları sıralıyor.
Popüler sosyal ağların etkilerini Facebook ve Twitter üzerinde örneklendiren infografik Facebook’u “sosyal bir ayna”, Twitter’ı “sosyal bir megafon” olarak konumlandırıyor. Facebook kullanım sıklığı ile narsisizm kişilik özelliklerinin ortaya çıkmasını doğru orantılı olduğunu söyleyen araştırma, en yoğun narsist özellikler taşıyan kullanıcıların daha sık durum güncellemesi yaptığını, daha çok kendilerinin baş rolde olduğu fotoğraflar paylaştığını ve kendilerini üstün göstermek için özlü söz ve mottolar paylaşmaya daha yatkın olduğunu belirtiyor. “Selfie”lerin son dönemde bu kadar popüler olması da bu örnekleri destekler nitelikte. Ayrıca geçen sene gerçekleşen boşanmalarının üçte birinde Facebook’un bir sebep olarak yer alması da çok ilginç bir ayrıntı.
Diğer yandan Facebook’a benzer olarak Twitter kullanım sıklığı ile kişilerde narsist özelliklerin ortaya çıkması arasında doğru orantı var. Narsist kişilik özellikleri barındıran kişilerin daha fazla tweet atma eğilimine sahip olduğunu tespit eden araştırmacılar, genç Twitter kullanıcılarının sosyal çevrelerini genişletmek ve düşüncelerini kitlelere duyurma sebebiyle sosyal ağda aktif olduklarını söylüyor. Bu kullanım alışkanlığı da bu bahsi geçen kişilerin diğer kullanıcıların düşüncelerini küçümsemelerine ve dikkate almamalarına neden oluyor.
Araştırmanın detaylarını aşağıdaki infografikten inceleyebilirsiniz.
Narsisist olmasın o?
Merhaba,
Kelimenin doğru yazılışı TDK’ya göre narsist
http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_gts&arama=gts&guid=TDK.GTS.52c53df85b44d0.03427394
İsim olarak ise narsisizm kullanılıyor.
Ne de olsa “makine”yi “makina”, “koğan”ı “kovan” şeklinde(örnekler çoğaltılabilir) kabul edebilen bir kurum. Ama “TDK’de ne yazıyorsa o kabulümüzdür.” şeklinde bir algı mevcut. Sonuç: TDK’nin sayfasını kullanmamak ve orayı kıstas almamak benim sorunum olduğu için tabii ki size de hak veriyorum.İyi çalışmalar.