Şirketler, iş hayatında var olma mücadelesi verirken, elbette hedef iyi bir satış grafiği yakalamak olarak belirlenir. Hedef kitleye ulaşmak ve bu satış grafiğini oluşturabilmek için, satışı doğru bir pazarlama stratejisi üzerine kurmak son derece önemli.
Üretim sırasında firma olarak ne kadar başarılı olursanız olun, iyi bir ürünün fark edilmesinde, onu tüketiciyle buluşturma süreci belki de en önemli kısım olabilir. Çünkü tüketicisine ulaşmayan ürün, ne kadar iyi olursa olsun kendine pazar bulamaz.
Pazarlama konusuna, “her ürün kendi pazarını yaratır” bakış açısı, bu konunun önemsenmesi ve gereksiz masraf olarak nitelendirilmemesi gibi durumlar aslında başrılı olacak bir girişimin en baştan çuvallaması anlamına gelebilir. Çünkü aslında gereksiz masraf, satışı gerçekleşemeyince elinizde kalacak ürünler olur.
İşte girişimcilere pazarlama faaliyetleri konusunda yol gösterecek bazı noktalar…
Doğru fikirlere doğru tempo
Pazarlama için harika fikirleriniz olabilir. Ancak, ona iyi bir ivme kazandırmanız gerekiyor. Fikirleriniz, sabit olarak kaldığı ve belli bir hız, tempo kazanmadığı sürece taslak olarak kalmaya mahkum olur. Fikirleri canlandıracak, onları belli bir tempoda pazarlama stratejisi haline getirecek ya da bu stratejinin içerisinde bulunduracak bağlantılara ihtiyacınız var. Ürünü, fikirlerinizin üzerine oturtabiliyor ve bu fikirlerin ürününüzü bir yere götürebileceğini hayal edebiliyorsanız, fikirlerinizi uygulamaya geçirmek üzere düğmeye basabilirsiniz.
Pazarlamaya bir bütün olarak yaklaşmak
Pazarlama yalnızca hedef kitleye e-posta göndermek, sosyal medyada bir reklam yayınlamak anlamına gelmez. Pazarlama, markanın var olduğu süre boyunca benimsenmesi ve güncellenmesi gereken bir disiplin olma özelliğini taşır. Dolayısıyla reklam, promosyon ve hedef kitle belirleme gibi süreçleri bir bütün olarak ele almak gerekir.
Pazarlama, ürün ortaya çıktıktan sonraki tüm süreçlerde ürünün yanında durur; onu besler ve büyütür. Bu noktadan sonra o yalnızca ürün değil, hedef kitlesine göre bir yaşam tarzı, bir gereklilik veya bir trend olabilir. Bu elbette pazarlama stratejisinin doğru kurgulanması ve doğru uygulanmasının bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Pazarlamaya inanmak
Öncelikle yaptığınız işe bir inancınız olmalı. Pazarlama üzerine kafa yormayı ve harcama yapmayı lüzumsuz buluyorsanız, pazarlama konusunda bir stratejiniz olmadan şirketinizi ayakta tutabilmenin size ne kadara mal olacağı konusunda düşünebilirsiniz.
Pazarlama stratejisi gütmeyen bir şirket, pazarlamayı sadece sektörde var olmak ve ürünü raflara göndermek olduğunu düşünüyorsa uzun ömürlü bir marka olarak yaşamını sürdüremeyeceği açık. Eğer pazarlama stratejisi doğrultusunda çeşitli faaliyetler gerçekleştirmek için ekipler kurmaya, profesyonel yardım almaya zaman veya sermayeniz yoksa, doğru kaynakları takip ederek ve diğer firmalardan ilham alarak, en azından işin mantığını çözmeye çalışmanız yararlı olabilir.
Tüketici hikayeleri
Tüketicilerin, ürünler hakkındaki deneyimlerini markalarla paylaşmaları önemli bir noktadır. Hatta bu durum kendi başına bir pazarlama stratejisi olma özelliğini taşır. Tüketicinin ürün hakkında paylaştığı deneyimler ve fikirler, özellikle sosyal medyada oldukça kolay yayılır ve sizi hedef kitlenize daha yakın tutar. Siz de tüketicilere, ürününüzle edindikleri deneyimleri aktarabilecekleri bir platform oluşturabilirsiniz.
Bulunduğunuz dijital mecralarda firmanıza ait web sitesi, blog, sosyal medya hesaplarını mümkün olduğunca çok kişi tarafından bilinmesini sağlayabilirsiniz. Böylece müşterilerinizin paylaşımlarının daha fazla kişiye ulaşmasını ve sizin adınıza müşterilerinizin reklam yapmasını kolaylaştırabilirsiniz.
Yeni Kurulan startup`larin dikkat etmesi gereken bir yazi olmus. Tesekkurler.