Edelman, Y kuşağı olarak bilinen ve 1980 ile 1995 yılları arasında doğan gençlerin bakış açılarını, markaların hayatlarındaki yeri ve kültürel değişimlerin onların üzerindeki etkisi gibi birçok konuyu içine alan “8095” araştırmasına ait 2012 verilerini yayınladı. Araştırma bu yıl ilk defa, Türkiye’deki Y kuşağına yönelik istatistiklerini de içeriyor.
2010 yılında başlatılan küresel araştırmanın 2012 ayağına 11 ülkeden Y kuşağına mensup 4 bin kişi dahil olmuş. Araştırmada Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Arap Emirlikleri, İngiltere ve ABD’nin yanı sıra Türkiye de yer alıyor.
[note color=”#FFCC00″]Y kuşağı neden önemli?
- Dünyadaki 7 milyar nüfusun 1,8 milyarını oluşturuyor – dünyadaki en geniş nesil
- 2025 yılı itibariyle dünya çalışan nüfusunun % 75’ini oluşturması bekleniyor
- 2018 yılı itibariyle bir önceki nesilden daha fazla harcama gücüne sahip olacaklar
- En küçüğü 18 en büyüğü 33 yaşında
- Ekonomik belirsizlikler, 11 Eylül, Tsunami, internet, akıllı telefonlar ve Facebook hayatlarını değiştiren etkenler
- Tarihteki en fazla çeşitliliğe sahip ve eğitimli nesil
- i Jenerasyonu veya Z jenerasyonu olarak bilinen “IT nesli” artık oluştu- en büyükleri 17 yaşında. Y kuşağını anlayamazsak, Z kuşağını hiç anlayamayacağız.[/note]
İnternet ve mobil teknolojilerine en hızlı adapte olan kesimi oluşturan Y kuşağı, araştırmaya göre satın alma eğilimlerini yönlendirebilen bir güce sahip oldukları fikrini taşıyor. Zira araştırmaya katılanların %74’ü, yaşıtlarının ve diğer kuşakların satın alma kararlarını etkileyebileceğini düşünüyor.
İnternet ve dijital teknolojilere önceki nesillere göre daha aşina olan Y kuşağı, iletişim yöntemleri ve etkileşim beklentileri bakımından farklılıklar gösteriyor. Genelde trendlerin çıkış noktası olarak gösterilen bu kuşak, pazarlamanın gidişatını da belirliyor. Bu anlamda Edelman’ın araştırmasına göre Y Kuşağı kentleşme, deneyim ve ebeveyn rolü gibi üç önemli küresel trende de liderlik ediyor.
[note color=”#FFCC00″]MARKALARA ÖNERİLER:
- Markalar, Y kuşağının ihtiyaç duyduğu ve markalardan talep ettikleri 2 yönlü diyalogu yakalayabilmek için öncelikle, Y kuşağının kendi hedeflerine ulaşmaları için onları desteklemek durumundalar.
- Her marka Y kuşağını, ana hedefleri veya hedeflerini etkileyen bireyler olarak değerlendirmeli ve hem geleneksel hem de dijital arenada onlarla sürekli bir diyalog içinde olmalı.
- Y kuşağını, var olma amaçlarının ve hikayelerinin birer elçisi olarak konumlandırmalılar. Onlara yeni deneyimler yaşatmalı bu sayede günümüz iletişiminde etkin bir yere sahip olan kulaktan kulağa yayılımı sağlamalılar.[/note]
Raporda belirtilene göre 11 ülkedeki Y kuşağının hayattaki en büyük hedefi %79 ile “kişisel tutkuları ile örtüşen bir iş yapmak”, %78 ile “Ev sahibi olmak”, %72 ile “aile kurmak/evlenmek” şeklinde sıralanıyor. Türkiye’deki Y kuşağının ilk üç hedefi arasında ise “bir ev sahibi olmak” (%86), “iş yerinde güçlü bir unvana sahip olmak” (%82) ve “yüksek maaşlı bir işte çalışmak” (%80) yer alıyor.
Diğer yandan katılımcıların %48’i “kendi işlerinin sahibi olmayı” hayattaki en büyük amaçları olarak tanımlarken, Türkiye’deki Y Kuşağı %76’lık bir oran ile bu idealin en çok arzulandığı nesli oluşturuyor. Türkiye’yi bu alanda %65 ile Brezilya, %61 ile Çin izliyor. Fransa’daki Y kuşağının %30’unun kendi işinin sahibi olmak istediği dikkate alındığında ekonomik sıkıntılar ve gelişmişlik düzeyi kısa yoldan refaha kavuşmak olarak görülen girişimciliği ideal kıldığı açıkça görülüyor.
[note color=”#FFCC00″]Edelman 8095 Araştırma Grubu Direktörü Alex Abraham: “2013 yılı itibariyle bu kuşağın en küçük üyeleri 18, en büyük üyeleri ise 33 yaşında oluyor, birçoğu çocuk sahibi, kariyerleri var. Üstelik hem bugünün dünyasına yön veriyor hem de inanılmaz bir harcama gücünü ellerinde barındırıyorlar. 2025 yılı itibariyle çalışan nüfusun %70’ini Y kuşağı oluşturacak”[/note]
Dünyadaki Y kuşağı üyeleri en çok sağlıkla ilgili ürün ve hizmet harcaması yaparken kıyafet ve güzellik/bakım harcamaları ise en az ödeme yapılan alanlar olarak karşımıza çıkıyor. Araştırma kapsamında yer alan Y kuşağı üyelerinin %65’i tek başlarına alışveriş yapmıyorlar. Türkiye’de ise Y kuşağının %66’sı sevgilileri, arkadaşları veya aile bireyleri ile alışverişe çıkıyor. Y kuşağının satın alma davranışlarında sosyal medya, beklenilenin aksine ana faktör olarak yer almıyor. Verilere göre Türkiye’deki gençlerin satın alma kararını önce arama motorları, ardından ürün inceleme siteleri ve son olarak arkadaşları ve aileleri ile yaptıkları yüz yüze görüşmeler belirliyor.
Yorumlar (1)