x

Her Dijital Hayat Ölümü Tadacaktır

Her Dijital Hayat Ölümü Tadacaktır

İstanbul’un göbeğinde bulunan Zincirlikuyu Mezarlığı’nın girişinde yazdığı gibi, ‘her canlı ölümü tadacaktır’. O yazının oraya yazılıp yazılmaması çok tartışılan bir konu olmuş olsa da tartışılmayan tek şey yazılanın gerçek olduğudur.

Evet; dijital varlığımızı, hesaplarımızı ve dijitalde var olan bilgilerimizi yöneten kişiler olarak bir gün göçüp gideceğiz elbet bu diyarlardan.

Bizler tarafindan açılan; yıllarca çocuğumuz gibi baktığımız, gün geçtikçe ürettiğimiz içeriklerle büyüttüğümüz bloglarımız, internet sitemiz, sosyal ağlardaki hesaplarımız, dijital platformlar üzerinde oluşturduğumuz kimliğimiz ve bunun gibi dijital ortamda kaydettiğimiz ne varsa her şey bizimle beraber ebediyete gidecek.

Sadece sosyal ağ hesaplarından bahsetmiyorum, dijital ortamda şifreleyip depoladığımız ne tür bilgi varsa hepsinin bizle beraber öteki tarafa gitme durumu var, ta ki öldükten sonra dijital kimliklerimiz ve bilgilerimizle ne yapılacağını birilerine söylemediğimiz müddetçe.

“Ben öldükten sonra geride olan biten beni ilgilendirmez…” diyebilirsiniz ve çok da haklısınız esasında. Fakat elektronik postalarınız başta olmak üzere, bir yerlere kaydettiğiniz bir takım bilgiler geride kalanlar için çok önemli olabilir. Özellikle iş hayatında aktif bir şekilde varsanız, bir çok şeyi dijital ortamda yürütüyorsunuz demektir. Kurduğunuz sistemin sizden sonra tıkanmaması için geride kalanlar bazı bilgilerinize ihtiyaç duyulabilirler, bu bir nevi sorumluluğumuzdur da aynı zamanda.

Sanki başka hiç bir derdim yokmuş gibi, dijital ortamda biriktirdiklerimin ve hesaplarımın öldükten sonra ne olacağını bir çok kez düşünmüş ve arkadaslarımla konuşmuşumdur. Vasiyet bırakır gibi, öldükten sonra açılmak üzere tüm şifrelerimin yazılı olduğu bir not bırakmaktan başka bir şey gelmedi aklıma. Benimki çok düz bir mantıktı esasında ve mutlaka birilerinin bu konuda bir uygulama veya bir program geliştireceğini düşündüm. İnsan ürünü olan ve insana dokunan sosyal medyanın ölümle ilgili bir şeyler düşünmemiş olması çok şaşırtıcı olurdu ki bu konuyla ilgili rastladığım bir kaç uygulama fazla şaşırtmadi beni.

Öldukten sonra çevrimiçi hesaplarınız üzerinde kontrol sahibi olmanız amacıyla çıkmış uygulamalardan biri My Webwill. Bu uygulama vasıtasıyla önceden vereceğiniz talimat doğrultusunda hesabınızı başka bir hesaba transfer ettirebilir, hesabınızın içeriğini değiştirebilir veya hesabınızı kapattırabilirsiniz. Siteye daha önce bildirdiğiniz iki kişiden birinin -veya ikisi birden- vefat haberinizi siteye bildirmesi ve ölüm kağıdınızı site yöneticilerine göndermesi ile sistem çalışmaya başlar ve sizin sosyal ağ hesaplarınızda ilgili degişiklik yapılır ve/veya önceden hazırladığınız mesajlar gönderilir.

Bu garip konu hakkında kafa yormuş ve uygulama geliştirmiş bir diğer site de ifIdie. “Hepimiz arkamızda bir şeyler bırakmak isteriz.” sloganıyla yola çıkan şirket geride kalanlara bir mesaj, bir istek veya bir sır bırakmak isteyenler için bir Facebook uygulaması geliştirmiş. Uygulama şu şekilde çalışıyor; ilk olarak sisteme giriyorsunuz ve profilinizde Ifidie Facebook uygulamasına izin veriyorsunuz. Daha sonra geride kalanlara bırakacağınız sesli veya görüntülü mesajınızı kaydediyorsunuz ve ölümünüzü sisteme bildirecek güvendiğiniz üç kişiyi seçiyorsunuz. Bu üç kişinin de vefat haberinizi sisteme bildirmesi ile birlikte mesajınız seçtiğiniz kişilere gidiyor.

Bu iki uygulama da çok profesyonel olmayan ama konuyla ilgili atılmış adımlardan şimdilik bazıları. Bu konunun dijitalin hayatımıza tam anlamıyla nüfus etmesi ile birlikte daha çok gündeme geleceğini ve birilerinin konuyla ilgili daha bir çok şey geliştireceğini düşünüyorum. Konu biraz can sıkıcı ama özellikle dijital platformlarla haşır neşir olanlar başta olmak üzere bir çoğumuzun önlemini şimdiden alması gereken bir konu. Dijital ortamda ve sosyal medyada hemen hemen bir çok şey yapıyoruz da vefatımız sonrası için neden bir şeyler yapmayalım?

 

Yorumlar (3)