Kemal Ekşioğlu: Ben Hep Paylaşımcı Bir İnsan Oldum [Röportaj]

Facebook’ta video ve fotoğraf paylaşımlarını takip eden biriyseniz Kemal Ekşioğlu ismine rastlama olasılığınız bir hayli yüksek. Facebook’ta paylaştığı komik ve ilginç videolarla ismini duyuran Kemal Ekşioğlu, bu sayede internette ünlü olmayı başaran ender kişilerden biri. Aslında onu yine en iyi Paylaşman adlı Facebook sayfasında kullandığı “İnternette gezerken denk geldiği komiklikli ilginçlikli saçma sapanlı içerikleri takip edenleriyle paylaşan insan evladı” tanımı ifade ediyor.

Kemal Ekşioğlu’nun Facebook yaptığı paylaşımların mazisi çok yeni sayılmaz. Birkaç yıldır bütün zamanını bu işe adayan Ekşioğlu, fan sayfaları sayesinde milyonlarca kişiye ulaşabiliyor. 400 binden fazla takipçiyi barındıran fan sayfaları bulunan Ekşioğlu, üniversite öğrenimine devam eden 23 yaşında bir genç olarak aynı zamanda sosyal medya profesyoneli ve bir girişimci.

İnternette ünlü olmaktan gelecek planlarına, Facebook sayfa yönetiminden yeni girişimi Ovidyo.com’a birçok konuyu Kemal Ekşioğlu’na sorduk, o da samimi üslubuyla yanıtladı.

– Kemal Ekşioğlu kimdir?

Kemal Ekşioğlu 23 yıldır dünya üzerinde yaşamakta olan İstanbul’da ikamet eden zaman zaman da öğrencilik yapan bir insan evladıdır.

– Bu işe başlarken amacın neydi? İlk adımı neden Facebook ile attın?

Ben hep paylaşımcı bir insan oldum. Gerçek hayatta da sanal ortamda da. Facebook’a adım atmadan önce de farklı sosyal ağlarda ve sitelerde yöneticilik yapıyordum. Gönderilerimi o platformlarda paylaşıyordum. Yani ilk adımı Facebook’da atmadım. Facebook’u keşfedip geçtiğimde takipçilerimin bir kısmı da benimle birlikte geldi. Başlangıçta kendi içeriklerimi paylaşıyordum ancak bir süre sonra takipçi kitlesinin çoğalması, artan talepler ve vakit bulamama gibi sorunlar oluşmaya başlayınca hoşuma giden içerikleri ön planda tutmaya başladım.

– Paylaştığın içerikleri nasıl keşfediyorsun?

Paylaştığım içeriklerin çoğunu takipçilerim ve içerik sahiplerinden mesaj olarak alıyorum. Bunun haricinde arkadaşlarımın gönderilerini ana sayfamdan takip ederek ve belli başlı siteleri gezerek keşfediyorum.

– Peki Facebook’ta ünlü olmak senin için ne kadar özel bir durum?

Ben halen ünlü olma olayına adapte olamadım. Bana kalırsa ünlü filan da olmadım. Bana gelip senin hayranınım diyenler, yolda durdurup fotoğraf çektirmek isteyenler oluyor. Hatta bir yerlerde görünce hesabımı ödeyenler dahi oluyor. Böyle durumlarda utanıp sıkılıyorum. Faydasından çok zorluğunu çekiyorum yani. Bana değer vermeleri güzel bir şey ama özel kılınmak garip hissettiriyor. Özellikle de hayran lafını duyunca “erör” veriyorum. İnsanların otobüste, markette, pazarda orada burada beni görüp “Aaa! Kemal Ekşioğlu” diye çığırmasına anlam veremiyorum. Tabi bu çığırma esnasında etraftakilerin de duruma uyanarak odak noktası olma durumunu tahmin bile edemezsiniz. Adeta mahallede parmakla gösterilip etrafında dönülen çocuk moduna bürünüyorum. Ben de sizden biriyim diye haykırasım geliyor.

– Sosyal medya ve internet dünyasının ürünlerini takipçilerine ulaştıran bir konumdasın. Sürekli kaliteli içerik üretimine vurgu yapılan bir dönemde bu anlamda bir katkı sağlamayı düşünüyor musun?

Özgün içerik üretmekten bahsediyorsunuz sanırım. Bu yönde yıllardır birikimlerim oldu. Ancak yeni yeni gerçekleştirmeye başlıyorum. İlk olarak dizi çekimine başladık. Sosyal sorumluluk adına oluşturduğum mavi önlüklü şekerli karakterimi dizi haline getirdik. Çekimlerini sürdürüyoruz.

– Facebook’ta hayran sayfalarını nasıl yönettiğine gelecek olursak, hesaplarını yedeklediğin oluyor mu? Sonuçta çok sayıda kullanıcıya sesleniyorsun ve bir günlük kesinti bile onları mutsuz etmeye yetecektir.

Hesaplarımı yedekleyemiyorum maalesef. Sadece belli zaman aralıklarında kişisel profillerimi yedekliyorum. Paylaştığım içerikleri yedeklesem bile tekrar yüklemek delilik olur. Malumunuz Türkiye’deki pek sevgili internet sağlayıcımızın bize upload için verdiği hiper hız ortada. Yani giden gidiyor. Ancak halihazırda yeni içerikler bulunduruyorum. Hemen yeni hesapları aktif edip eski içeriklerin gittiğini unutturuyorum.

– Facebook haricinde diğer sosyal ağları nasıl kullanıyorsun? Facebook’ta yakaladığın etkileşimi diğer sosyal ağlarda da yaratmak sence mümkün mü?

Facebook bir merkez benim için. Diğer sosyal ağlara buradan yayılıyorum. Aktif olarak Youtube ve Twitter kullanıyorum. Zaten hepsi birbiriyle bağlantılı çalışıyor. Bu yüzden etkileşim konusunda sıkıntı yok. Videoları Youtube’a atıp Facebook’ta paylaşıyorum. Fotoğrafları ve notları Facebook’ta paylaşıyorum. Twitter’dan da kişisel profilimdeki içerikleri ve diğer paylaştığım şeyleri yayınlıyorum. Bu nedenle takipçi kitlesi diğer platformlarda her geçen gün hızla artıyor.

– Facebook’un Open Graph’te yaptığı değişiklikler hakkında düşüncelerin nedir? Erişim, beğenme ve yorumlarda gözle görülür değişikliklere rastladın mı?

Facebook sürekli kendini geliştiriyor ve bunu her alanında yapıyor. Yapı itibariyle yeniliği sevdiğim için yeni özellikler geldiğinde afallamadan çatır çatır kullanıyorum. Open Graph kısmında pek işim olmuyor. Bu kısımdaki gelişmeleri sadece okumakla yetiniyorum. Son değişikliklerden sonra işin rengi biraz daha değişti. Facebook artık elinizde kitle olsa bile güncel tutulmama durumunda sayfayı tarlaya çeviriyor. Öyle kafanıza esince paylaşım yapmak iyi olmuyor. Düzenli ve mevcut kitlenizin ilgilendiği şeyleri göndermeli etkileşimde bulunmalarını sağlamanız gerekiyor. Ben bu aşamada hiç sorun çekmedim. İlk günkü gibi akıp gidiyorum.

– Markalar için profesyonel olarak yönettiğin Facebook sayfaları var mı?

Yaklaşık 3 senedir marka yönetimi, zaman zaman kampanya kurguları ve viral reklam işleri yapıyorum. Ajanslara sosyal medya üzerindeki kampanyalarını yaymak için çözümler sunuyorum. Web sitelerine içeriklerini daha fazla insana yayma ve ziyaretçi kazanmaları için çalışmalar yapıyorum. Bu konuda herhangi bir eğitim almadım. Tamamen tecrübelerimden pay çıkararak geliştirdim kendimi.

– Peki takipçi sayısını artırmak isteyen markalara ya da senin yolundan gitmek isteyenlere tavsiyen nedir?

Takipçi sayısını arttırmak isteyen markalar gelsin çalışalım :) Yolumdan gidenlere tavsiyem ise yapılanı para kazanma aracı olarak gördükleri sürece kolay kolay para kazanamazlar. Taktik teknik ve sabır gerekiyor.

– Ovidyo.com adlı yeni bir video paylaşım platformu kurma girişimin var. Ovidyo’dan biraz bahsedebilir misin?

Ovidyo özgün içerik sahiplerine gelir elde etmelerini sağlayacak bir proje. Yapımı halen devam ediyor. 2-3 aya kadar da açmayı planlıyoruz. Amacı kullanıcıların kendi içeriklerinden para kazanmalarını sağlamak. Farklı ve güzel yanları var. Mesela senaryonuz var ama çekim imkanınız yoksa gelip çekiyoruz. Ya da site üzerindeki oyuncularla iletişim kurup videolarınızda oyunculuk yapmalarını sağlayabiliyorsunuz. Diziler, klipler, şakalar çekeceğiz. Çekenlerin içeriklerini yayınlayacağız. Burada takipçilerim ile daha yakın temaslar kurmayı amaçlıyorum. Mesela kafa kamerasını takıp canlı yayın yapma planlarım var. İçine yıllardır düşündüğüm her şeyi ekleme istiyorum. Ama biraz zamanı var.

– Son olarak bu macera nereye kadar devam edecek? Gelecekte neler yapmayı planlıyorsun?

Macera ben yok olana kadar devam edecek. Hatta farklı alanlarda. Doğuştan getirdiğim bir özelliğim olduğunu konuşmanın başında söylemiştim. Paylaşımcı bir insanım ve dünyanın paylaştıkça güzelleştiğini düşünüyorum. Gelecekte ise Ovidyo’yu global bir proje haline getirmeyi hedefliyorum.