Sosyal medyanın en eğlenceli yanlarından biri, gerçek hayatta yaşadığımız çekingenlik durumlarını ortadan kaldırarak bizlere özgür bir ortam sağlaması.
Dünyada ne olursa olsun, sokakta patili bir dost görünce kendini kaybedenler buraya! Çünkü, kalbimizi sımsıcak ve sevgi dolu tutan dostlarımızla ortak özelliklerimizi bulan ve hangisine daha yakın olduğumuzu
Hepimiz kendi küçük dünyalarımızda ne kadar iyi biri olduğumuzu düşünürüz. Filmlerdeki kötüler bizden değildir, haberlerdeki sapkınlar bizden çok uzaktadır, şikeyi asla ama asla sizin takımınız yapmaz ve
Bugünün dünyasında birazcık da olsa barış ve özgürlük kalabildiyse eğer, bunu tüm sanat dallarının büyük isimlerine borçluyuz. Özellikle mağaralardan modern sanat galerine uzanan eşsiz yolculuğun ismi
Google’ın Türkiye için yapmış olduğu yeni doodle’ı; 2014 yılında kaybettiğimiz, ülkemizin en değerli arkeologlarından biri olan Halet Çambel için geldi. Kaybetmiş olduğumuz değeri bizlere
Herkesin ne aklından ne de kalbinden çıkmak bilen en az bir film vardır. İzlememizin üzerinden belki günler, belki aylar, belki de yıllar geçer ama dilimizden hiç düşmezler. İşte biz, bu filmlerin birkaçını
Aman joystick kırılmasın, ama disketler çizilmesin, aman makine ısınmasın diyerek büyüyen, toprağın da teknolojinin de tadını çıkaran şanslı nesli, yani 80’lerde ve 90’larda çocuk olan nesli
WhatsApp grubunda sürekli de,da ayrı yazılır diye düzeltenler, Facebook iletisinin altına “iyi de o kelime öyle yazılmaz” diyenler gelin bilginizi konuşturun.
Gelişen dünyayla beraber değişen bilgiler, insanın mutlak doğruya olan tutumuna şüpheci bir yaklaşım katıyor. Yine de “Şüphe, bilgeliğin başlangıcıdır.” diyen Aristo’ya katılmadan
Müziksiz yaşam düşünülemez elbet, ancak müzik kadar önemli bir şey varsa o da tasarımın ta kendisidir! En sevdiğimiz albümlerin kapakları için art direktörler canla başla çalışırlar ve muhteşem
Bir reklamcının en büyük ödülü, yaptığı işin unutulmaz olmasıdır. Dillerden düşmeyen ve hatta dile yeni bir söylem olarak yerleşen sloganlara sahip keyifli reklamlar, yayın tarihinin üzerinden seneler
Her gün kendimize “Bu dünya nereye gidiyor?” sorusunu en az bir kere soruyoruz. Küresel ısınma, kaynakların tükenmesi, HES’ler, nükleer santraller, kavgalar, savaşlar…